Annesinin ilk göz ağrısıydı Çambaşının Şehidi Jandarma Komando Asteğmen Orhan SANCAR, .jpg)
vatan toprağına düşeli 18 yıl olmuş. Acısı hala ilk günkü kadar taze, hasreti tarif edilemeyecek kadar büyüktür içimizde. 20.12.1970 tarihinde Çaykara Çambaşı Köyünde Hatice-Tevfik çiftinin ilk çocukları olarak dünyaya gelen şehidimiz KTÜ Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi,Balıkçılık Teknolojisi Bölümünden 1992 yılında mezun olmuş,müteakiben vatani görevini ifa etmek üzere Batman/Sason Jandarma Komando Taburu 3 üncü Jandarma Komando bölüğüne Sevk edilmişti. 12 Şubat 1995 tarihinde Sason kırsalında teröristlerle çıkan çatışma neticesinde şehit olmuştu. Şehidimizin mezarı Çambaşı Köyü girişindeki şehitliktedir. Şehidimizin adı Çambaşı Köyündeki okul ve Trabzon`daki bir cadde de yaşatılmaktadır.
Ve aradan sadece 2 yıl geçmişti... Çambaşı Köyü yine bir şehit haberiyle sarsılacaktı ve yine aynı bölgeden Batman / Sason`dan Şehidimiz,canımız ciğerimiz Bülentimizin 
Şehadet haberi geldi. Şehidimiz vatan toprağına düşeli 16 yıl oldu, onunda acısı hala ilk günkü kadar taze ve hasreti tarif edilemeyecek kadar büyüktür içimizde. Şehit Jandarma Komando Onbaşı Bülent DİNÇ 25 Ocak 1974 tarihinde Fikri - Cemile çiftinin en küçük çocukları olarak Çambaşı köyünde dünyaya gelmiştir. Çambaşı ilkokulu ve Orta okulunu müteakip Kartal Ticaret Meslek Lisesinden mezun olan Şehidimiz Anadolu üniversitesi açık öğretim fakültesi öğrenimine de bir süre devam etmiştir. Ardından 21 Kasım 1996 tarihinde vatani görevini ifa etmek üzere önce Bilecik 9. Jandarma Er Eğitim Alay Komutanlığına sevk edilmiş, müteakiben askerlik hizmetinin kalan kısmını tamamlamak üzere Batman il Jandarma Komutanlığı emrine gönderilmiştir.
21.05.1997 tarihinde Garzan Petrol Üretim sahasını korumakla görevli tim görevlisi iken bölücü terör örgütü ile çıkan çatışmada şehit olmuştur. Uğruna ölmeye değer bir vatanın, yokluk içinde de olsa her şeyini göze alarak kazma kürek cepheye koşan bir milletin, ezelden beridir hür yaşayan, kükremiş sel gibi zincirlerini kırıp parçalayan bir milletin,adınızı kıyamete kadar yaşatmaya ve tâ fecre kadar türbedarınız olmaya gönüllü ve yeminli bir milletin,ve en önemlisi sizi ölmeyip geri döndüğünde gazi, vurulup tertemiz alnından öldüğünüzde şehit kılan bir inancın ve buna bütün kalbinizle teslim olmuş bir imanınız vardı. Sizi öldürmeye gelenler her şeyinizi almaya gelmişti. Onlar kazandıklarında siz her şeyinizle yok olacaktınız. Oysa sizin kaybetmek diye bir ihtimaliniz bile yoktu. Siz şehit olmayı göze almış, savaşa; düğüne bayrama gider gibi gitmiştiniz. Siz şehit olurken; asla çiğnetmediğiniz namusunuz, göğsüne nâ-mahrem eli değdirmediğiniz mabediniz, her karış toprağında şüheda kanı fışkıran uğruna ölümü göze aldığınız vatanınız kazanacaktı.
Aziz şehitlerimiz, Vurulup tertemiz alnından uzanıp yatan, Peygamberimin âğuşunu açıp beklediği can şehitlerimiz, sizi dualarla ve minnetle hatırlayıp yad ederken,kanınızla boyanmış bu vatan ilelebet var olacaktır. Varlığımızı size borçluyuz, bu günlere dair güvencemiz, yarınlara dair umut ve heyecanımız sizsiniz. kanımızda kanınız,canımızda canınız var, Duamızda ve kalbimizdesiniz.
Sizin için ne yapılabilir diye düşündük, siz bize hediyenin en büyüğünü vatanı hediye etmişken, biz sizlere küçücük bir vefa ama kocaman dualarımızı gönderebiliyoruz. Yürüdüğünüz yolda aynı azim,karar ve inançla yürüyoruz. Gözünüz asla arkada kalmasın. Şanlı bayrağımız gökyüzünde ilelebet dalgalanacaktır. Sizi unutmayacak ve unutturmayacağız.
Vatan toprağına kan lazım olduğunda,en nadide varlığı olan canını vermekte tereddüt etmeyen asil bir milletin evladı olmaktan duyduğumuz gururun tarifi yok. Toprağın,Vatan toprağının bu dileğine kayıtsız kalmayan Aziz Şehitlerimizin ruhları önünde saygı ve hürmetle eğiliyoruz.
Haber Kaynağı: D.Cemal ÖZCAN/Çaykara Gündem Gazetesi
