Ah O Eski Bayramlar!

Ah O Eski Bayramlar!



AH O ESKİ BAYRAMLAR

İslam Alemi olarak bir bayramı daha geride bırakmanın bir yandan mutluluğunu bir yandan da hüzününü yaşıyoruz.Bu gün bayramın son günü.Ve Yarın itibarı ile artık Kurban Bayramını geride bırakmış olacağız.Hayat koşuşturmasına ise Yarından itibaren bıraktığımız yerden devam etmeye çalışacağız.
Ben de Kurban Bayramının bu son gününde biraz eski bayramlar ile yeni bayramları kıyaslamaya çalışacağım.Teknolojinin toplumda hangi değerlerimizi ortadan kaldırdığını gözler önüne sermeye çalışacağım.Sakın kimse yanlış anlamasın ne olur.Teknolojinin ilerlemesini eleştirmeye ya da kusurlu göstermeye asla niyetim yok.Teknoloji elbette ilerleyecek.Ve de bizler Eğitilmiş bir toplum olarak,Eğitilmiş insanlar olarak elbette ki teknolojinin o baş döndüren hız ile ilerlemesini elbette ki son hızı ile takip edeceğiz.Ama bunu yaparken toplumumuzun kültürel değer yargılarını da unutmamaya ve de onları yaşatmaya çalışacağız.
Bizden bir iki kuşak büyük olan ağabeylerimiz anlatır.Uzungöl?de şu andaki mevcut okulun bulunduğu yerin karşı tarafında bulunan büyük çayırlık ananda her bayramda büyük şenlikler düzenleniyormuş.Koçlar,koyunlar kesiliyormuş.Bütün komşu köyler burada toplanıyor ve köyler arasında inanılmaz çekişmelerin yaşandığı güreş müsabakaları yaşanıyormuş.Şenliklere katılan insanlar bir yandan bu muhteşem güreş müsabakalarını seyrediyor bir yandan da et ziyafeti ile karnını doyurmanın mutluluğunu yaşıyormuş.O ziyafete katılanların bir çoğu eti bir yıl sonra yine burada görecek ve de belki de bir yıl boyunca evine hiç et girmeyecekti.Ama insanlar hallerinden mutlu ve memnundu.Hiç kimse halinden şikayet etmiyordu.Oysa bu gün kurbanda da diğer günlerde de hepimizin evine et giriyor.Ama o insanların yüzündeki mutluluk ve tebessüm günümüzde kaç tane insanın yüzünde var?
Çocukluk yıllarımı anımsamaya çalışıyorum.O yıllardaki bayramları gözümün önüne getirmeye çalışıyorum.Bayram günleri her mahallede en az iki-üç evde bayram yemeği verilirdi.İnsanlar bayram günü boyunca bu evlerde karınlarını doyuruyorlardı.Belki birileri olaya şu mantık ile karşı çıkacak.O zamanlar insanlar bu günkü kadar ekonomik anlamda rahat değillerdi.Bayramlarda evlerde verilen yemekler bu açıdan hoş görünüyordu.Bu fikre de saygı duyarım.Ama bana göre eskiden uygulanan bu yöntem insanlar arasındaki paylaşma ve yardımlaşmayı pekiştirmesi açısından çok önemliydi ve bana göre sürdürülmesi gerekiyordu.
Yine har bayram önce kendi mahallemizin hatta mümkünse diğer mahallelerde bulunan büyüklerin mutlaka ziyaretleri yapılırdı.Hem büyükler hem de küçükler tarafından bu ziyaretler mutlaka ama mutlaka yapılırdı.Ve küçüklerin ziyaretleri sırasında yaşlı dedelerimizin ceplerinden çıkardıkları bir akıde şekeri ya da bir avuç dut bize dünyanın en büyük hediyesi gibi gelirdi.Örneğin Şekersu yaylasındaki bayramlarda her bayram Sevgili Şaban KOCAMAN Abimizin babasını ziyaret ederdik.Ve onun her bayramda avucumuza tutuşturduğu bir avuç dutun yerini  inanın günümüzde  dünyanın en kıymetli hediyelerini verseler yine kabul etmem.
Ya bayram sohbetleri?Her kurban bayramının ilk akşamı evlerde yapılan o tadına doyum olmayan sohbetler.Bayramın ilk etleri ile fırında yapılan yahninin yanında kaynayan çay ile birlikte yapılan ve saatlerce süren o tadına doyum olmayan sohbetler.Yine kendimden örnek vereceğim.Merhum MustafaGÖZ(Gobleç)?in evinde her bayram yapılan bayram sohbetlerinin tadını lezzetini inanın bana ben dünyanın hiç ama hiçbir güzelliğine değişmem.Sohbetin müdavimleri Merhum Babam,Merhum Nazım KAYAOĞLU ve Mahallemizin gülü çiçeği akademisyeni Merhum İsmail KALYON(Gandal, Allahım uzun ömürler versin Sevgili İsmail İNCİ ve Sevgili Yakup ERDOĞAN ile birlikte yapılan sophbeti ve o sohbeti yaparken yine Allah Mekanını cennet etsin onsuz ilk bayramı yaşıyoruz Merhum Nazime GÖZ(Arosodena) teyzemin bizlere demlediği o çayın lezzetini inanın bana dünyanın hiçbir güzelliği ile değişmem.
Evet bu gün Bayramın son günü.Ve ben bu bayramın son gününde eski ve yeni bayramları biraz karşılaştırmak istedim.Belki televizyonumuz yoktu,internetimiz,bilgisayarımız yoktu.Bilgiye bu kadar hızlı ulaşamıyorduk.O yüzden Teknolojiye tabi ki minnet borçluyuz.Ama insanlar arasındaki o muhteşem bağlılık,sevgi ve saygı her zaman kocaman bir örnek olarak karşımda duracak.Sizleri bilmem ama ben kendi adıma söyleyeceğim.Eski Bayramları çok ama çok özledim.
Bu arada bu yazı benim Çaykara Gündem Dostları ile paylaştığım 200. Haber olacak.200 defa kimi zaman acı kimi zaman duygusal,kimi zaman kültürel,kimi zaman bilgilendirici,kimi zaman ise mutlu haberleri Çaykara Gündem Dostları ile paylaşmaya çalıştık.Bu haberlerimiz bundan sonra da devam edecek kuşkusuz.Bundan böyle Uzungöl?den sizlere hep mutlu,güzel ve sevindirici haberler paylaşmak dileği ile hepinize İyi Bayramlar Diliyorum


Anahtar Kelimeler:

İlginizi Çekebilir