Bir Göç Hikayesi-4

Bir Göç Hikayesi-4

 4. bölüm

İlk Evlilik

Yıllar Yılları kovalıyor. Karadenizliler Van Özalp?te kendileri kanıtlamaya ve örnek olmaya son hızları ile devam ederken Özalp ilçesinde birçok iş yer açarak yeniliklere adım atmaya başladılar. Özalp ilçesinde Marangoz atölyesi açan H. Mahmut baltacı evlilik yolunda da ilk atımı atmış oldu. Eşini rahatsız olması nedeni ile ikinci eşini Özalp ilçesinden evlenerek ilk evliliği yapmış oldu. Bunu arkasından Hüseyin Tunç Ve yine Özalp ilçesinde Cambazlık(Hayvan Alım Satımı yapan) Hacı Mehmet Baltacı evliliklerini yaparak bu sırayı takip eten birçok genç geldi geçti. Ama Kürtler Lazlardan kız istemeye çekiniyor ve biraz da kültür farkından korkuyorlardı.

Emek köyünde her şey yolunda gidiyordu. İlkokulu açılmış ve üç köyün(Yeni Emek, Eski Emek, gültepe)öğrencileri bu okulda eğitim görüyorlardı. Bu okul her iki tarafın çocukları arasında bir bağ oluşturmaya ve kaynaşmaya yol açtı. Buda her iki tarafın bir birleri ile olan ilişkilerini daha iyiye gitmesine yola çmış oldu. Ferit Melen?in kaynaşma projesi ile Devletin asimile çalışmaları bu okulda gerçekleşecekti. Kürt çocukları ile Laz çocukları aynı okulda ve aynı sıralarda yıllarca beraber eğitim görecekti. Buda kaynaşmanın bir belirtisi olmuştu. O yıllarda ulaşım sorunu olduğunda diğer köylerin kızları okumuyordu, sadece erkek öğrencileri emek ilkokuluna geliyor ve okul çıkışı yaya evlerine gidiyorlardı. Öğle yemek araların da Lazların çocukları Kürtlerin çocuklarını evlerinde misafir ettikleri oluyordu. İşte Lazların kız ilk Kürt?le evlenmesinde en büyük rol bu eğitim yuvasında başlamıştı.

O yılları Eski Emek köyün de Lazların eniştesi olan Mehmet Selim Seçkin?den dinleyelim ?Ben Emek Köyünde ilkokulu okuduğum yıllarda eşim Fatma ile aynı okulda okuyordum. Ama ben bir üst sınıfta okuduğum için onu ancak teneffüslerde ve okulun bahçesinde görüyordum. İlk gördüğüm anda âşık olmuştum, ilk olarak çocukluk aşkı diye başlamıştı bu benim sevdam. Okul bittikten sonrada devam etti. İlk olarak tek taraflı bir aşktı ama sonradan sevdamı açtım sevdiğim kız Fatma?ya o zamanlar Lazların işlerinde çalışırdı kot kesmek, kerpiç yapmak gibi işler yapardık. Ben sevdiğim kızı görmek için bazen bedava bile çalışırdım. Okul bittikten sonrada zaden sık, sık göremiyordum Sevdiğim kızı, Ama köyleri bize yakındı 1km uzaklıda idi. O yüzden arkadaşlarım vardı. Onları görmek ve onlarla çalışmak için giderdim. Sevdiğim kızla aramızda bir köprü vardı. Sık, sık evlerine giderdim. Ben en sonunda açtım içimi sevdiğim kıza sevdiğimi söyledim. O da beni sevdiğini söyledi. Onu yüzünden çok kavgalar yaptım Lazların gençlerinden çok dayaklar yedim çok dayaklarda attığım oldu. Artık kararımı vermiştim Fatma ile evlenmeye babamı görücü gönderdim hem de altı kere istim hep aldığım cevap! (SizKürtsünüz Biz Laz Bu iş olamaz) bir gün duydum ki Fatma?yı evlendirecekler. O gece haber yolladım Fatma?ya bu gece Kaçıracağım seni diye oda olur dedi ? ?5 Ağustos 1980 yılında kaçırdım Fatma?yı Canıma tak etmişti artık defalarca istedik vermediler. Önce bizim köyden karşı çıktılar, sonra kimseyi dinletim kaçırdım iyi de yapmışım. Bir baktım bütün köy beni destekliyor. Kaynanam işi zora sokmak için yüklü de başlık parası aldıbenden. Hiç param yoktu ama bir yerlerden buldum buluşturdum ödedim şimdi11 yıl sonra peş peşe doğan dört çocuğum oldu tüm mal varlığım olan hepsi13 tavuk ama mutluyum? diyor.

Bu evlilik bütün köprüleri yıkmış ve Lazların Sadece Emek köyünden 6 kızı Kürtlere kaçtı, Lazlar Kürtlerden 13 kız almış. Kürtlerden kaçmanı bedeli ağır olduğu için Lazların gençleri sevdiklerin kaçmak yerine düğünle almayı tercih ettiler. Hiçbir sorun yaşanmadı. Ama Kürtler o üzerlerindeki Laz Kürt sezgisini atamayıp hiç istemeden 6 Laz kızını kaçarak evlenmişlerdir. Bu sadece emek köyünde ki evliliklerdir. Dönerlere köyünde durum aynıdır.

80 lik Laz Dedenin Aşkı

Fatma İle M.selim Seçkin?in bu aşk hikâyesinden başka bir aşk hikâyesine yer vermek gerekirse bu aşk hikâyesi ise onların aşk hikâyesinde daha farklı bir aşk hikâyesidir. Bu Aşk hikâyesi 80 lik Laz dedeni aşk hikâyesidir. Emek köyünde yaşayan Merhum Hacı Mehmet baltacı ilk eşinin vefatının artından Özalp ilçesinden evlendiği 2 eşinin de vefat etmesinin artına uzun yıllar tek başına yaşadı. Yalnız yaşamaktansa ölürüm diyerek evlenmeye karar verdi. İşi köylerde hayvan alım satımı olduğu için Kürtçe dilini çok iyi konuşan ve anlayan bir olduğundan Özalp?in bütün köylerin iyi biliyordu. Mehmet Baltacı Komşu köy Eski Emek ?de yaşayan ve kendinden 50 yaş küçük olan 30 yaşındaki Cevahir Güler Adında ki genç kıza âşık oldu. Köyde kimsesi olmadığı için bizzat Cevahiri babasından kendisi isteyen Mehmet Baltacı, kızı kendine bir anda âşık etmeyi başardı. 2005yılında Bir Haber için Merhum Hacı Mehmet Baltacı İle Yaptığım Söyleşi aktaralım ? Bu benim Beşinci evliliğim. İlk iki eşim vefat etti. Diğer İki Eşimle de anlaşamadığım için boşanmak zorunda kaldım, yıllarca tek başıma yaşadım, ama yalnız yaşanmadığını anlatım. Yalnız yaşamaktansa ölürüm diyerek bir daha evlenmeye kara verdim. Eski Emek köy ile hayvan alım satımı yaptığım sıralarda karşıma benden 50 yaş küçük olan cevahir ile karşılaştım. Ona bir anda elimde olmadan âşık oldum ve bir ara karar verdim onu kaçıracaktım. Ben Lazım oda Kürt, arada kötü şeyler yaşanmasın diye onu ailesinden istemeye karar verdim ailesi bana aranızda yaş farkı var diyerek bu kızdan vazgeçmemi söyledi. Bende aramızdaki yaş farkının önemli olmadığını onlara söyledim ve âşık olduğum kızı istedim benden 12 yıl önce beş milyon başlık parası vererek sevdiğim kızla evlendim. Geçte olsa Sonunda mutluluğu buldum diyerek ?beşinci evliliğini yaptı. Eşine duyduğu sevgiyi şöyle anlatıyor. Yaş farkının önemli olmadığını belirten30 yaşındaki Cevahir güler ise,?Aramızda 50 yaş fark var ama bizmutluyuz diyor. Eşinin layt değil Laz erkeği olduğunu söylüyor. Başlarda yaş farkı nedeni ile hiç kimse bu evliliğe sıcak bakmıyordu diyen Mehmet Baltacı,? biz el ele verdik ve evlendik. Eğer şimdiki eşim beni mutlu edemez ise, yaşıma hiç bakmadan yine evlenirim. Ama eşimle çok mutluyuz bu mutluluğumuz gençlere örnek oluyor,? dedi.

Bu evlilikten bir erkek çocukları olduktan sonra rahatsızlığı nedeni ile çocuklarını yanına yerleşen Merhum Hacı Mehmet Baltacı 12 Şubat 2007 yılında Muğla Fethiye?de Vefat etti(Allah rahmet eylesin Nur içinde Yatsın onu saygıyla Andık.)

FERİT MELEN?İN KAYNAŞMA PROJESİ TUTMAYA BAŞLATI:

Artık Ferit Melen?in kaynaşma Projesi tutmaya başladı. Karadenizli Lazlar Özalp ilçesine alışmaya ve yenilikler yapmaya başladı. Kültür alanında ise Özalp?ın kendi kültürüne yeni bir kültür katmayı başarmışlar. Her yıl kutlanan 3 Nisan Özalp?in düşman işgalinden kurtuluşundan ilk defa Karadeniz folklor ekibi ile köy olarak kutlamalara katılmaları ilçede bir yenilik olmuştur. Artık Özalp ilçesinde bizde varız diyerek ilçe halkeğitim merkezinde Tiyatro gösterileri, kaymakamlık Futbol turnuvasında dereceler alınmaya başlamış. Herkes Emek ve Dönerdere köylerinden bahsetmeye başladığı yıllardı.

Yıllar geçiyor artık Emek köyü ve Döner dere halkı doğduğum yer değil doyduğum yer diyerek dört elle sarılıyor hayatta, her iki köy kendi aralarında tatlı bir rekabet başlar eğitim, spor, ekonomi alanlarında birbirleri ile yarışırcasına çalışmaya başlamışlar. Eğitim alanında her iki köyde yeni nesiller yetişmeye başlamış. Eğitim artık en büyük gelir kaynağı olarak akılarda yer etmiş olmalıydı ki durumu en kötü olan bile yokluklar içinde çocuklarını okutarak eğitim önem vermeleri bölgede bir örnek teşkil etmiştir. Ekonomik alanda ise kurulan kooperatifle daha da ilerlemeye başlanmış her iki köyde ürediklerin ürünlerine açık Pazar bulma yolunda ülkeni çeşitli illerinde siparişler alarak ürünleri pazarlamaya başlamışlardı. Emek köyü bir yere kadar bu işe önem vermiş bir ara gerilemeye başladığı yıllarda. Hayvancılık alanında Tarım alanına daha çok önem vererek küçükbaş hayvancılığı azaltarak büyük baş hayvancılığa önem vermişler buda kooperatifin zarar uğramasına neden olmuştur. Emek köyü kooperatifi kurulduk dan uzun bir süre sonra üretime ara vererek imalatını durdurmuştur. Uzun yıllar üretim yapmayan kooperatif hayvancılığın da gerilemesine neden olmuş ve halkın tarım alanında gelir elde etmeye başlandığı görülmekteydi. Süt yederli olmayınca üretim durmuş ve yeni teknoloji cihazlarını çıkması ile daha kaliteli ürünleri çıkması ile açık Pazar sorunu yasamaya başladığından üretime uzun yıllar ara verildi. 1990 yıllarında yeni bir yönetim bu işe yeni kaynaklar aramaya başlayınca dönemin kooperatif başkanı Hacı Ahmet Akyüz Köyde bulunan sütü toplayarak Van merkezde faaliyet gösteren Van süt fabrikasıyla anlaşarak günü birlik süt oraya satarak gelir elde etmek ve köylünü sütünü değerlendirmek amacı ile çalışmalara başlamış. Birkaç yıl bu böyle devam etti. Ama bu işte akıllara yatmadı. Öde taraftan Dönerdere kurulduğu yıldan itibaren hayvancılık alanında bir öncü olarak yoluna devam ederek Van merkezde açtığı süt ve süt ürünleri üzerine kurduğu mağazası ile açık Pazar bularak ürünleri satmaya başladı. Emek köyünde ise yeni bir dönem. Başlamak üzeri idi.

4 Bölüm Sonu

4. Bölümün sonu.

Hazırlayan: Nihat ÖZBAY

Haftaya: EMEK KÖYÜN DE YAŞAR İNCE DÖNEMİ

NOT:Kaynak göstermeden başka yerlerde yayınlanması yasaktır.



Anahtar Kelimeler:

İlginizi Çekebilir