Uzungöl`ü ikinci Davos yapalım

Uzungöl`ü ikinci Davos yapalım

Uzungöl`ü ikinci bir Davos Yapmalıyız

Gazetemiz yayın koordinatörü Kemal Çuman`ın Uzungöl turizm derneği başkanı Sayın Zeki Soylu ile Uzungöl`ü ve turizmi konuştu.


ÇAYKARA GÜNDEM:Uzungöl`de turizm derneği Başkanlığını yürütüyorsunuz. Kaç yıldır bu görevi yürütüyorsunuz? Uzungöl Turizm işletmeleri ile ilgili turizm derneği olarak yaptığınız faaliyetlerle ilgili bilgi verir misiniz? 

SOYLU: Öncelikle buralara kadar gelip bizi ziyaret ettiğinizden dolayı sizlere teşekkür ederek başlamak istiyorum. Biz uzungöl turizmciler derneğini 2006 yılında arkadaşlarla resmen kurduk. Bende kurucularındanım. Bu güne kadarda başkanlığını sürdürmekteyiz. Arkadaşlarla beraber biz bu derneği kurarken, 1990?da Bakanlar kurulu kararı ile Uzungöl?ün turizm merkezi ilan edilmesine rağmen herkesin ferdi hareket ederek oluşturdukları çalışmaları birlikte ve bütünlük içinde sorunları çözebilme içgüdüsü ile hareket ederek eksik olan açığımızı kapatmak için Uzungöl Turizmciler derneğini kurduk. 

Bu derneği kurarken amaçlarımızdan biri, birliği, bütünlüğü sağlamak, turizmi artırmak, Uzungöl`ü gelecek nesillere doğayı bozmadan, olduğu gibi daha korunaklı bir şekilde dedelerimizden bize kaldığı şekilde doğaya daha bir zararla, gelecek nesillere bırakmak amacı için kendi aramızda sürdürülebilir bir turizm anlayışı ile bu derneği kurduk. 3000 civarında bir yatak kapasitemiz var. 2000 üzerindeki yatak sayısı üye arkadaşlarımızın, üye sayımız 34 dür. Ama uzungöl esnafımız diğer turizm hizmetlerinde çalışanlarını sayarsak çok daha fazla bir sayımız var. Burada tüm esnafımızla beraber hareket ediyoruz. 

Sivil toplum kuruluşları zaman ve masraf gerektiren kuruluşlar ve derneklerdir. Bu yükü ve masrafları beraber taşıyabilecek olduğumuz, pastadan daha fazla gelir alarak insanlarla beraber bu işi yürütmeyi öngördük ve bu şekilde zamanla yavaş yavaş yayılacağız. 

Uzungöl küçük bir yer. Kuruluşumuzdan şu ana kadar ne yaptık? Bakıldığında tabiî ki gözle görülen çok fazla bir şey yok, yaptığımız tek şey kendi aramızda bütünlüğü sağlamak, Uzungöl ile ilgili gelecekle alakalı projeler üretip ortaya koymak, Uzungöl?deki insanımızın  %70 inin mağdur olduğuna inandığımız ve feryat edilen bir imar planı var. Biz bu imar planına top yekun olarak karşı çıktık. Biz bu durumu düzeltmek için kendi içimizden birini seçtik. Ama dünyada bir realitedir 100 kışının var olduğu bir yerde 99 kişiyi memnun etseniz,1 kişiyi memnun etmeseniz, 1 kişinin isyanı, 99 kişiyi bastırır.  Şimdi idarecilik zor bir meslek %100 bir memnuniyetçilik olmaz. Biz herkese teşekkür ediyoruz, beklentilerimizin üzerinde uzungöl`de bir açılım gerçekleştirdik. Yasaların bize  koyduğu kota ile uzungöl`ü biz aşamıyorduk. Hem yasalar hem de kendi idarecilerimiz. Şimdi yatırımdan yana bir idarecimiz var. Uzungöl fiziki olarak da bir açılıma ihtiyacı var. Başkasını biz kendimize rakip görmüyoruz. Uzungöl çevresini ve bölgesini uluslar arası pazara çıkarmak istiyoruz. Bizim hedefimiz budur. 
 

Allahın yarattığı tüm güzelliklerin hepsi burada var, ama dünyada Davos konuşuluyor. Biz ikinci bir Davos yaratmayı hedefledik, vizyonumuzu ona göre hazırladık. Bunu yalnız Uzungöl olarak yapamayız. Bunu sultanmurat, ve diğer yaylalarımızla, göller bölgesinden, geniş bir alana yayarak yapmalıyız. İnsanların görmesi gereken çok güzel doğa harikası yerlerimiz var. Bunları tanıtmaya ve oralara insanların gitmesini teşvik etmeye çalışıyoruz.
 

ÇAYKARA GÜNDEM: Dernek olarak Uzungöl`deki altyapı konusunda devletin yatırımlarını yeterli buluyor musunuz?

SOYLU: Böyle bir soruyu sorduğunuz için teşekkür ediyorum. Burada DSI 1970`den beri bir kanal yaptı, birde karayolu adı altında, gölümüzü tahrip ederek yapılan bir hizmet var. Yaptıkları bu hizmetlerle altyapı bitti görünüyor ama hala kanalizasyon çalışmıyor. Burada devletin yaptığı iki şeyi aldığımız zaman yatırımcı olarak, diğer turizm merkezlerinde turizmcilere çok büyük imkânlar ve destekler sağlanarak teşvik edilmiştir. Uzungöl 14 yıl turizm yeri, Bakanlar kurulu burasını turizm merkezi ilan etmesine rağmen bir tek esnafımız turizm kredisi şu ana kadar alamamıştır. Biz KOBİ kredileri ile yatırımlar yaptık, çevremizdeki akraba bağlılığımızı ile yakınlarımızın paralarını kullanarak yatırımlar yaptık. 
 

Bazen onlara karşı mahcup olduk, kazanamadık ödeyemedik. İcralarla karşılaştığımız zamanlar oldu. Uzungöl esnafı sürekli risk alarak bu noktalara geldi. Bugün Uzungölde mevcut olan tesisler yeterli değil ama bizim başka bir gelirimiz yok ki büyük yatırımlar yapalım. Bizim buralarda doğa güzelliğinden başka bir şey yok. Birçok insan gurbete çıkarak çalışarak kazandığı küçük paraları buralara yatırmaya çalıştı. Biz ya burayı terketip büyük şehirlere gideceğiz, yâda burada kalıp risk alarak yatırımlar yapacağız. Uzungöl`de şu anda gördüklerinizi bu insanlar bu şekilde yaptı. Devletten aldığımız herhangi bir destek yok. Devlet Uzungöl`e biz bir şeyler yapmaya başladıktan sonra sahip çıkmaya başladı. Devlet gerekli yatırımları yapmadığı gibi birçok şeyi elimizden almaya kalkıyor. Buralar turizm çevresi ve SIT alanıdır diye. Tamam, bizde kabul ediyoruz, buralar tabiî ki korunacak, ama bunları yaparken HES projeleri ile geleceğimizi ipotek altına alarak bu güzelim doğayı katletmek nedir? 

Burada büyük bir çelişki var. Bir taraftan buraları korumaya alarak burada yaşayan tüm insanların elini kolunu bağlayacaksın, diğer taraftan HES projelerini izin vereceksin. Kesinlikle çifte standart olduğuna inanıyorum. Devletin yapması gerektiğini yapmadığına inanıyorum ben.
 

ÇAYKARA GÜNDEM: Uzungöl`e her yıl binlerce turist geliyor. Turizm işletmelerinde çalışan personel yeterince eğitim almışlar mı? 

SOYLU: Ben kendi açımdan söyleyeyim. Uzungöl`ün geneli ile alakalı söylersek yanlış olur. Uzungöl`de gerçekten profesyonel olarak eleman çalıştıran müesseseler var. Biz burada benim gibi çoğunluğu olan aile şirketleri gibi bir çalışma içindeyiz. Dışarıdan eleman istihdam edemiyoruz, çünkü pahalıya geliyor. Burada turizm sezonu 3 ay gibi çok kısa bir süre, diğer aylarda çok azda olsa gelen giden var ama bu her tarafa yansımıyor. Uzungöl?de turizmi 365 güne yayabilirsek o zaman inanıyorum ki herkes profesyonel eğitimli eleman çalıştıracaktır. 

Hizmet verebilmek için bir geliriniz olacak. Burada profesyonel iyi bir eğitim almış personelin çalıştırılması için asgari maliyeti 2500 liradan aşağı değil. Bunu 2-3 aylığına istihdam edemezsiniz bulamazsınız. En az 9-10 ay gibi ücretlendirmek zorundasınız. Biz bunu kazanamıyoruz ki verelim bu ücretleri. Dolayısı ile burada bu hizmet eksik. 

ÇAYKARA GÜNDEM: Turizmciler Derneği olarak Uzungöl`de yapmak istediğiniz projeleriniz var mı? Özellikle Çaykara`lı işadamlarından neler bekliyorsunuz? 

SOYLU: Çaykara`lı işadamları gerçekten onlar bizim gururumuz. Dışarıda bizi temsil ediyorlar, hak ettikleri emekleri karşılığında bir yerlere geldiler. Ama şunu da onlardan bekliyoruz, işadamlarımızdan doğdukları yerlere sahip çıkmalarını bekliyoruz. 

Biz kendi geleceğimizi, sermaye olarak ileriye taşıyacak yıldızlı oteller, işletmeler açamıyoruz. Bizim iki tane projemiz var, biri belediyenin öncülüğünde son aşamalarındadır, Teleferik ve Kayak merkezi projesi. Sultanmurat ve Şekersu`da kayak merkezi olması için çok uygun alanlar var. Dünyada çok az emsali olan kar alanlarına sahip yerlerimiz var buralarda. Profesyonel ve amatör olarak çalışabilecek mekânlar var. Gelecekteki tüm hedefimiz bu yatırımlar. Derneği kurarken hedefimiz bunlardı. Bakın uzungöl`de  365 gün su akıyor, sudan faydalanamıyoruz. Göletlerimiz var, gölümüz var ama maalesef hiç birinden faydalanamıyoruz. Bizim su sporları diye bir projemiz var. Derelerimizde Rafting ve her türlü sporların yapılabilmesi için dernek olarak böyle bir çalışmanın içine girdik. İmkânlarımız yetmiyor. Devlet şu bürokratik engelleri kaldırsın, şartları ortaya koysun, işadamlarımızdan buradaki yatırımları yapacak çok kişi çıkar. Uzungöl`de yatırım pazarı var ama kullanamıyoruz. 

ÇAYKARA GÜNDEM: Kışın uzungöl`ü canlandırmak için neler yapılması lazım. 

SOYLU: İnan çalışmalarımız var ama devletin işlediği bürokrasi anlayışının bir hizmet biçimi var. Yasaklarla önümüzü kesiyorlar. Burada turizmi diğer aylara yaymak için bizim bir projemiz var. Altyapısı yapım sermayesi bulunmasına rağmen bürokratik engellerden dolayı hazır bekliyor. 12 milyon avroluk Teleferik projesi ihale aşamasında, yapacak olan işadamı da var. Bütün bunlara rağmen devletin kurumlarından birçok yerden müsaade alıyorsunuz geliyorsunuz bir yerde takılıyorsunuz. Maalesef yıllardır onu bekliyoruz. 2010`dan beri projesi her şeyi bitmiş. Yaylaları turizme katacak olan bu çok önemli bir teleferik projesi. Potansiyelimizi kışa taşıyabilmek için kesinlikle o bize şart.

Karadeniz bölgesinde başka yerde kayak yapılan bir merkez yok. Biz bu projeyi dünyada yapıldığı gibi modern bir şekilde yapmak istiyoruz. Bunu yaptığımız zaman inanıyoruz ki bu bölgeye dışarından kayak yapmak için birçok insan gelecektir. Şuandaki müşterilerimizin %90`ı Ortadoğu kökenli turistlerdir, biz bunları diğer ülkelere yayarak her ülkeden buralara gelmelerini sağlamamız lazım. 

ÇAYKARA GÜNDEM: Çaykara ve Uzungöl yöresi ve insanı ile ilgili son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı? 

SOYLU: Bizim söyleyeceklerimizi herkes biliyor. Çaykara`lı olarak bizler bu bölgede aile gibiyiz. Geleceğimiz buradadır. Belki uzungöl daha önce adım attı ama bu bölgenin geleceği turizmle alakalıdır. Herkesin bu turizme hizmet etmek amacı ile buradan yararlanacak, kendi bulunduğumuz konumu değerlendirerek buna yönelik herkesin çalışmalar başlatmasını istiyorum ben. Uzungöl çevresi ile birlikte Davos`un önüne geçmek için, hepimiz beraberce, birbirimizi engellemeden, zaten böyle bir şey yok, bütünlük içinde neler yapabilir iz`i ortaya koyarak tüm çaykarayı içine alacak şekilde çalışmalarımızı yürütmemiz lazım. 

Özellikle Çaykara`lı işadamlarımıza buradan seslenmek istiyorum, başka yerlerde yaptığınız yatırımların bir kısmını buralara yaparak bölgemizi cazip hale getirelim. Şu ana kadar getirmiş olduğumuz bu değeri daha yükseklere taşıyalım. 


Röportaj: Kemal ÇUMAN



İlginizi Çekebilir