Gagoşim Muhammet Efendi

Gagoşim Muhammet Efendi

18.Yüzyılın sonlarında vefat eden Hacı Gagoşim Muhammet Efendi son tahsilini ,Araklı?nın Os Köyünde doğup Bayburt?ta ölen Hacı Hasan Efendi?den tamamlayarak Uzungöl?e(Şerah) dönmüştür.Gagoşim Efendi icazet alıp ayrılırken Os?lu Hoca ağlamış ve demiş ki:

 

 

 


  ?MUHAMMET EFENDİ İLMİ KARADENİZ?E GÖTÜRDÜ.ONUN İÇİN AĞLIYORUM?

 

   Kısaca bu açıklamayı yaptıktan sonra hala çözülemeyen fetvalar şunlardır.

 

 

1-Bir yatakta doğum yapan iki kadın, bir erkek bir kız dünyaya getirdiler.Doğum anında yanlarında ebe gibi kimseler bulunmadığından, kadınlar doğan çocuklardan hangisinin kimin çocuğu olduğu konusunda ihtilafa düştüler.Konu Fetva olarak Hacı Gagoşim Efendi?den soruldu.Hoca Efendi şöyle fetva verdi:

 

?Doğum yapan iki kadın, hacimleri aynı olan iki kaba, ayrı ayrı sütlerini sağsınlar ve bu kapları hassas bir terazi ile tartsınlar.Sütü ağır gelen kadın erkek cocuğun anasıdır.Çünkü erkek sütü kız sütünden daha ağırdır?dedi.

 

 

2-Osmanlı Devlet Rüesasından bir zatın ikinci evliliğinden bir çocuğu doğuyor.

 

 

Ve baba ölüyor.Ölen şahsın evvelki hanımından olan çocukları,ikinci evliliğinden doğan çocuğa babalarının malından miras vermiyorlar ve diyorlar ki:?Sen bizim kardeşimiz değilsin.Çünkü bizim babamız sen doğduğunda çok ihtiyardı.?Bunun üzerine ikinci evlilikten doğan  çocuk, diğerleri ile kardeş olduğunu ispatlamak için zamanın Alimlerine müracaat eder.Çünkü o zamanda bu günkü gibi teknik ve imkanlar mevcut değildir.Neticede kendisini Gagoşim Efendi?ye gönderirler. Durumu dinleyen Hoca Efendi kendisine şu fetvayı verir.?Git babanın kabrini aç ve kemiğinin üzerine parmağından kan akıt.Eğer parmağından akan kan babanın kemiğinin içine sızarsa sen o babanın çocuğusun.Yok eğer sızmazsa sen o babanın çocuğu değilsin.?

 

 

3-Sadrazam damatlarından birisi eşini üç talakla boşuyor ve sonradan pişman oluyor.

 

 

Tüm Osmanlı alimlerini dolaşıp çare arıyor.Ancak hepsi olumsuz cevap veriyor.Gagoşim Efendi ise Arapça yazılmış MEŞİHAT fetvasını yanlış buluyor.Fetvadaki bir vav harfinin HALİYE yani HAL olarak okunmayıp ATIFE yani BAĞLAÇ olarak okunmasında MEŞİHAT Makamı yanlış yaptı diyerek fetvayı bozdu.Bunu Haber alan Osmanlı Meşihatı Gagoşim Efendi?yi İstanbul?a suçlu olarak çağırdılar.Şerahlılar Hoca Efendi?yi İstanbul?da idam edecekler diyorlardı.Yüksek Din Kurulu Hoca Efendi?yi sorguya çekerek ?Sen ne cür?etle meşihatin fetvasını bozarsın? dediler.Hoca Efendi şöyle cevap verdi.

 

 

?Fetvayı ben bozmadım. Fıkıh kitapları bozmuş.?Falanca kitabı getirin? dedi. Kitabı getirip okudular.İbaredeki hal VAV?ını bağlaç VAV?ı şeklinde okudukları için yanlış mana verdikleri anlaşıldı.

 

 

Osmanlı Yüksek Din Kurulu Hoca Efendi?ye Yüksek Alim Kıyafeti vererek Taltif ettiler ve Yüksek Din Kurulunda kalmasını teklif ettiler. Kabul etmedi ve Şerah?a dönerek ders okutmaya devam etti.Çevreyi aydınlatacak alimler yetiştirdi.Yüksek Talebelerinden olan Hacı Zilik Muhammet Efendi Trabzon havalisinde talebe yetiştiren talebelerindendir.Allah Rahmet Eylesin.Amin?

 

 

Öteden beri Şerah?ta Yüksek derecede din âlimleri yetişti. Mesela Trabzon Müftülüğü, Gümüşhane Müftülüğü yapan Yüksek derecede din âlimlerimiz olduğu bilinen bir gerçektir. Üzülerek söylemem gerekir ki böyle ufku geniş âlimlerimiz yok denecek kadar azaldı veya halkımız tarafından değerlendirilmeye tabi tutulmadı. En büyük eksiğimiz mevcut değerlerimize iltifat göstermememizdir. Çünkü değerli hizmetler iltifata tabidir.

 

 

Uzungöl adına degi,broşür ve tanıtım faaliyetlerinizi tebrik eder,devamını gönülden beklerim.

 

            Uzungöl,Şerah,gönülde ferah

            Tabii güzel etti yaradan Allah

            Tanıt beldemizi, olmasın günah

            Tanıma, tanıtma dinin emridir.


                        Ufku Geniş kültürlü çıksın meydana

                        Rahmet olsun deriz, doğuran ana

                        Kültürlü insan değer bir cana

                        Âlimler çoğalsa cehalet erir


            Bilgili insanlar çıksın ileri

            Cahil insanların var mı değeri

            Öne geçmesin cahil serseri

            Cahillik topluma ne fayda verir


                        ?MEGO?lar geçti sosyal hayatta

                        Duman Oğlu geldi peşinden hatta.

                        Namu Şöhret yaptılar çevrede Of?ta

                        Böylesi tarih yapar, kendi nam verir


            Çalış bölgeye, şöhrete değil

            Kibir rüşvete, eyleme değil.

            Kibrin öncüsü ilk Ebu Cehil

            Doğru çalışan değer gösterir


                       Beldeler halkı ile değer kazanır

                       Yüksek şahsiyetler meydanı alır

                       Şahsiyetsiz kişiden millet usanır

                       Halkın içine velvele verir


             Salih gel uzatma kısa kes sözü

            Katkı yap beldene yücelsin özü

            Kötü davranan görmez gün yüzü

            Yüksek şahsiyete tarih şan verir.



Hilmi Kanık/Çaykara Gündem Gazetesi





Anahtar Kelimeler:

İlginizi Çekebilir