Prof.Dr.Necati AĞIRALİOĞLU


DOĞU KARADENİZ'DE TOPRAK KAYNAKLARININ GELİŞTİRİLMESİ

-------------------


  1. GİRİŞ

Fertler ve ülkeler, üzerinde bulundukları toprak sayesinde hayatlarını sürdürebilir. Bu araziler içlerindeki gıda, su ve hava ile insanlar dâhil, bütün canlıların hayatta kalmasını sağlar. Bu bakımdan toprak, üzerinde insanların yaşadığı ve vatan olarak adlandırılan mukaddes bir varlıktır. Bunun için toplumumuzda toprağa dayanan yurt, vatan gibi kavramlar hayati öneme sahiptir.

Doğu Karadeniz Bölgesinin coğrafyası ve iklimi pek çok tarım bitkisi yetiştirilmesine uygun olduğu halde, son yarım yüzyılda toprakların büyük bir kısmı hiç işlenmemektedir. Bunun sebepleri arasında köylerden şehirlere ve batıya göç etme, tarım ürünlerinin satılamaması ve tarımla uğraşmanın az gelir getirmesi gibi bazı hususlar sayılabilir.

Öte yandan 2020 yılı, Dünyada ve Türkiye’de “Korona Virüsü” salgını dolaysıyla insanların hayat tarzı açısından bir dönüm noktası haline gelmiştir. Her ferdin, Türkiye’nin, hatta bütün ülkelerin alışılmış hayat tarzı değişmiş ve değişmeye devam edecektir. Bu bakımdan insanlar ve ülkeler toprakları dâhil, ellerindeki bütün yerüstü ve yeraltı kaynaklarını daha verimli bir şekilde değerlendirmeye çalışacaklardır.

Bu çalışmada Doğu Karadeniz bölgesinde toprak kaynaklarının daha verimli geliştirilmesi üzerinde durulacaktır. Bunun için önce bölgenin limanlarından yakın geçmişte yapılan ithalat ve ihracat mal ve miktarları değerlendirilmiştir. İkinci olarak Trabzon’daki İngiliz Konsoloslarının 1830-1914 tarihleri arasında her yıl yazdıkları ticari raporlar irdelenmiştir. Bu raporlar 3 cilt halinde 1640 sayfa olarak yayımlanmıştır.  Bu raporlarda bölgenin ithalat ve ihracat malları ile birlikte üretilen tarım ürünlerinin miktarları ve sanayi tesisleri incelenmiştir. Raporlarda bir yıl önceki her üründeki artış veya azalışlar da sanki bir tacir gibi konsoloslar tarafından rapor edilmiştir.

Bu bilgilerin ışığında son olarak günümüz Türkiye’sinde üretilen toprak ürünler ile karşılaştırmalı olarak Doğu Karadeniz bölgesinde toprakların daha verimli değerlendirilmesi üzerinde durulacaktır.

Yazının başında, 19. yüzyıl Trabzon Vilayet sınırlarını hatırlatmada fayda vardır. Çünkü çoğu veriler o günün sancakları esas alınarak kaydedilmiştir. 19. yüzyıl vilayet taksimatına göre Bafra’nın batısından Hopa’nın doğusuna kadar olan sahil kesimi Trabzon vilayetini oluşturmaktaydı. Şekil-1’de görüldüğü gibi, Trabzon vilayetine bağlı 4 sancak bulunuyordu. Bunlar Fatsa’dan Of’a kadar (Ordu ve Giresun dâhil)  olan kısım Trabzon sancağı, Fatsa’nın batısı Samsun sancağı, Of’un doğusu Rize sancağı, bugünkü Gümüşhane ili Gümüşhane sancağıydı. Günümüzün Tokat ve Bayburt illeri vilayet sınırlarına dâhil değildi. Ayrıca Artvin ve Batum elden çıkmıştı. Daha sonra Artvin, Türkiye sınırları içine katılmıştır.

Şekil-1: Trabzon Vilayeti ve 4 sancağı 

  1. LİMANLARDA İTHALAT VE İHRACAT
    1. Osmanlı Limanlarında İhracat ve İthalat Miktarları

Önce Osmanlı Devletinin önemli limanlarındaki ihracat ve ithalat değerlerine bakalım. Osmanlı döneminde dünyadaki ithalat ve ihracatlar, çoğunlukla yükler deniz yolu ile taşınıp limanlardan karaya aktarılarak yapılmaktaydı. 19.Yüzyılda önemli Osmanlı limanlarında gerçekleştirilen ticaret hacmi Tablo-1’de gösterilmiştir (Issawi,1980). Beş önemli liman içinde bulunan Trabzon ve Samsun’dan yıllara göre ihracat ve ithalat miktarları giderek artmıştır. Her iki limanda da yıllar ilerledikçe ithalat miktarları, bedel olarak ihracat miktarlarını geçmiştir. Özellikle 1877-78 Osmanlı-Rus harbinden sonra Osmanlı, Güney Kafkaslarda topraklarını kaybedince, Trabzon limanından ihracat düşmüş, Samsun limanında artmıştır. İthalat ise hem Trabzon hem de Samsun limanlarında artmıştır. 

Tablo 1: 19. Yüzyılda Önemli Osmanlı Limanlarında Gerçekleşen Ticaret Hacmi, Kuruş (x1000)

Liman

1840’ların başlarında

1873–1877

1900’lerde

İhracat

İthalat

İhracat

İthalat

İhracat

İthalat

İzmir

800

 1250

 3700

 4300

 2700

 4000

Trabzon

200

 100

600

 300

500

 500

Samsun

150

150

400

300

500

700

İstanbul

2000

5000

10000

5000

7400

2800

Selanik

125

125

1500

1600

2500

1400

               
  1. Yirminci Yüzyıl başında Karadeniz limanlarında taşınan yükler

Trabzon Limanını 1902 yılında 96 Osmanlı vapuru (toplam tonilato 76.490), 48 Avusturya vapuru (91.568 tonilato), 48 Fransız vapuru (48.480 tonilato), 48 Almanya vapuru (97.320 tonilato), 46 Rusya vapuru (36.440 tonilato), 48 İtalya vapuru (82.320 tonilato), 48 Yunan vapuru (23.610 tonilato) kullanılmıştı. Bir yılda iskeleye yanaşan vapur sayısı 382 idi. Trabzon limanına ayrıca 412 adet Osmanlı yelken gemisi (toplam tonilato 17.620) uğramıştı (Oğuzoğlu, 2015).

1902 yılında Doğu Karadeniz Liman ve iskelelerinden yapılan ithalat ve ihracat miktarları kilogram olarak Tablo-2’de gösterilmiştir. İhracat edilen yük miktarı sıralamasında, Samsun iskelesi birinci, Trabzon limanı ikinci, Ordu limanı üçüncü ve Giresun limanı ise dördüncüdür.

Tablo-2: Doğu Karadeniz Liman ve iskelelerinden yapılan ithalat ve ihracat miktarları

1902 Yılı

Yükler (kilogram)

İthalat

İhracat

Giresun Limanı

8.813.596

6.000.470

Tirebolu Limanı

1.987.700

5.026.100

Ordu Limanı

4.765.000

12.739.000

Trabzon Limanı

57.509.970

22.360.300

Rize İskelesi

5.663.750

437.000

Samsun İskelesi

26.046.000

60.860.000

Giresun Limanı:

1902 Yılında Giresun limanında yapılan ithalat ve ihracat miktarları Tablo-3’te gösterilmiştir. Giresun limanından en çok fındık ve fındık içi ihraç edilmiştir.

Tablo-3: 1902 Yılında Giresun limanında yapılan ithalat ve ihracat miktarları

İthalat

İhracat

Kahve, şeker: 1.100 ton

Fındık: 3.000 ton

Zeytin, zeytinyağı: 2.000 ton

Fındık içi: 2.500 ton

Bakır, kalay: 1.600 ton

 

Sabun vs.: 1.800 ton

 

Çuval: 1.200 ton

 

TOPLAM İTHALAT:  9.000 ton

TOPLAM İHRACAT: 6.200 ton

Ordu Limanı:

1902 Yılında Ordu limanında yapılan ithalat ve ihracat miktarları Tablo-4’te gösterilmiştir. Ordu limanından esas olarak kahve, şeker ve çay yanında tuz yükleri ithal edilmiş, buna karşılık en çok mısır ve fasulye ihraç edilmiştir. 

Tablo-4: 1902 Yılında Ordu limanında yapılan ithalat ve ihracat miktarları

İthalat

İhracat

Kahve, şeker, çay: 1.200 ton

Mısır: 8.500 ton

Tuz: 2.200 ton

Fasulye: 2.200 ton

Gaz yağı (petrol gazı): 200 ton

Fındık ve fındık içi: 1.000 ton

 

Ceviz ve ceviz içi: 25 ton

 

Balık yağı: 10 ton

 

Koyun: 100.000 baş

 

Ağaç (tekne, kürek): 46 ton

TOPLAM İTHALAT: 7.000 ton

TOPLAM İHRACAT: 14.000 ton

Samsun Limanı

1902 Yılında Samsun limanında yapılan ithalat ve ihracat miktarları Tablo-5’te verilmiştir. Limandan en çok şeker ve kahve ile demir, çivi ve çelik yayında gaz girişi yapılmıştır. Samsun limanından yapılan ihracatta ise un, mısır, tütün buğday ile arpa, çavdar ön plana çıkmıştır.

Tablo-5: 1902 Yılında Samsun limanında yapılan ithalat ve ihracat miktarları

İthalat

İhracat

Şeker, kahve: 5.500 ton

Buğday: 5.000 ton

Zeytinyağı: 227 ton

Arpa, çavdar: 7.327 ton

Dokuma, basma vs.: 1.500 ton

Mısır: 13.000 ton

Manifatura, yün mamulât: 2.500 ton

Un: 20.000 ton

Çuval, kanaviçe: 484 ton

Tütün: 7.000 ton

Sabun, kâğıt, cam, zücaciye: 1294 ton

Yapağı, tiftik: 275 ton

Demir çubuk, çelik, çivi: 3.044 ton

Yumurta: 2.476 ton

Kalay, çinko vs.: 179 ton

İpek Kozası: 38 ton

Gazyağı: 3000 ton

 

Tuz: 2.300 ton

 

TOPLAM İTHALAT: 30.000 ton

TOPLAM İHRAÇAT: 66.881 ton

Trabzon Limanı:

İran’a sevk olunmak üzere 1902 yılında Trabzon limanından gönderilen mallar Tablo-6’da gösterilmiştir. 1902 yılında Trabzon limanından gemilere yüklenen ihraç ürünleri aynı tabloda verilmiş, fakat toplam miktarı tam belirlenememiştir. Bu verilere göre limandan buğday, mısır, arpa, un giriş yapmış, hayvan ürünleri çıkış yapmıştır.

Tablo-6: 1902 yılında Trabzon limanından yapılan ithalat ve ihracat miktarları

İthalat

İhracat

Buğday, mısır, arpa, un: 20.000 ton

Buğday, mısır, arpa: 2.000 ton

Kahve, şeker, çay: 8.750 ton

Sebze, keten tohumu, keten, fasulye: 2.000 ton

Kuru, taze yemiş, sebze: 10.000 ton

Fındık: 3.500 ton

Zeytinyağı, zeytin danesi: 3.500 ton

Tütün: 2.200 ton

Makarna, bisküvi: 1.700 ton

Sadeyağ, yumurta: 1.200 ton

Dokuma, basma vs.: 3.500 ton

Koyun: 6.000 ton

Çelik, kurşun, çivi, çinko: 1.000 ton

Balık yağı, keçi derisi, yapağı, balmumu 20.200 ton

Kereste, direk: 4.000 ton

Şal, ipek kumaş

Manifatura, dokuma: 2.500 ton

Kuru yemiş

Tuğla: 4.000 ton

Üzüm

Şeker, çay: 1.200 ton

Halı, kilim

TOPLAM İTHALAT: 60.000 ton

 

  1. İNGİLİZ KONSOLOSLARININ BÖLGE TİCARET RAPORLARI

Trabzon Vilayetinde görev yapan İngiliz konsolosları bölgenin her yıl ticari dökümünü rapor haline getirmişler. Bölgeye gelen her yeni konsolos eski konsolosun bu ekonomik raporlarının hazırlanmasını sürdürmüş ve böylece yaklaşık 85 yıllık uzun bir dönem için bölgenin ekonomik dökümünün bize kadar intikalini sağlamışlardır. Musa Şaşmaz bu raporları üç cilt halinde  hazırlamış ve Türk Tarih Kurumu kanalı ile battal boy ebadında bastırmıştır. Bu üç cilt kitap 2014 yılında “İngiliz Belgelerine Göre Trabzon Vilayeti Ticari Raporları 1830-1914” başlığı ile yayımlanmıştır (Şaşmaz, 2014). İngiliz konsolosları bu raporları ile adeta her yıl bölgenin verilerini ayrıntılı bir şekilde toplamış ve rapor halinde İngiltere’ye sunmuşlardır. Bu çalışmalarda bölge limanlarından ihraç edilen mallar ve ithal edilen mallar kalem kalem belirtilmiştir. Ayrıca limanlara yük taşıyan yelkenli tekneler ve buharlı gemiler de kaydedilmiştir. Bunlardan başka bölgenin hangi sancağında üretilen ürünlerin miktarlarına kadar her şey yazılmıştır. Bölgenin iktisat tarihi üzerinde çalışacak olanlara çok önemli veriler sağlayacak bu eserden bazı bilgiler alınmıştır.

3.1 Bölgenin İhracat ve İthalatı

3.1.1 On Dokuzuncu Yüzyılda İhraç ve İthal Malları

1831 yılında bölgeden ihraç edilen mallar: Tütün, balmumu, fasulye, ipek, fındık, ceviz, şimşir kerestesi, koyun yünü olarak belirtilmiştir.

1848 yılında ihraç edilen mallar: Tütün, ayakkabı, ipek, katır ve at, fasulye, deri, halı ve kilim, tiftik sebzedir.

1869-1873 yıllarında ihraç edilen mallar: Fasulye, şimşir kerestesi, tereyağı, meyve, reçine, mısır, fındık ve ceviz, tiftik, kereste, buğday, yündür.

1831 yılında bölgeye ithal edilen mallar: Tuz, mısır, yün, buğday, arpa, buğday, şeker, pamuklu kumaşlardır.

1833 yılında ithal edilen mallar: Demir, çelik, şeker, kahve, teneke, sabun, şarap, barut, tuz, buğday ve çaydır

1869-1873 yıllarında ithal edilen mallar: Elbise, kahve,  bakır, demir, çelik, ilaç, hırdavat, deri, kibrit, petrol, ipek, şarap, şeker ve çay olarak belirtilmiştir..

3.1.2. Yirminci Yüzyılda İhraç ve İthal Edilen Malları

1912-1913 yıllarında ihraç edilen ilk beş kalem mal ve bedelleri Tablo-7’de verilmiştir. Bunlar sırasıyla fındık ve ceviz, koyun ve inek, tütün, deri ve yumurtadır. Bütün ihracat tutarı 776180 sterlindir. Ayrıca fasulye, önemli bir kalemdir.           

Tablo-7 1912-1913 yıllarında bölgeden ihraç edilen mallar ve bedelleri

Sıra No

Mallar

Bedeli, Sterlin

1

Fındık, ceviz

208460

2

Koyun, inek

189160

3

Tütün

144810

4

Deri

47500

5

Yumurta

42460

 

Diğer çeşitli mallar

133790

 

Toplam

766180

1912-1913 yıllarında bölgeye ithal edilen ilk 5 kalem mal ve bedelleri Tablo-8’de gösterilmiştir.

Bunlar sırasıyla şeker, buğday, arpa tütün, yünlü kumaşlar ile gaz ve petroldür.

Toplam ithalat miktarı 1 milyon 1148189 sterlindir. Bölgedeki ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 67 dolayındadır. Buna göre 20. Yüzyılda bölgeye ithal edilen mal bedelleri toplamı ihraç edilenlerinkinden çok fazladır.

Tablo-8:  1912-1913 yıllarında bölgeye ithal edilen mallar ve ithalat bedelleri

Sıra No

Mal

Bedeli, Sterlin

1

Şeker

118640

2

Buğday, arpa

45837

3

Gaz, petrol

27000

4

Tütün

36840

5

 Yünlü kumaşlar

28300

 

Diğer çeşitli mallar

891572

 

Toplam

1148189

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Başta Trabzon limanı olmak üzere Samsun, Giresun, Ordu ve Rize limanları ile Fransa, Rusya, Büyük Britanya, Mısır, Romanya, Bulgaristan, Hollanda, Yunanistan, Belçika,  İtalya ve Amerika arasında gemiler işletiliyordu.

  1. Bölgedeki Sanayiler

Bölgedeki sanayi kuruluşlarının bulunduğu şehirler ve onların nüfusları Tablo-9’da verilmiştir.

Zayıf da olsa bölge şehirlerinde bölge ve ülke ihtiyaçları için imalathaneler olduğu anlaşılmaktadır.

 Tablo-9: Bölgedeki şehirlerin nüfusları ve sanayi kuruluşları

Şehir

Nüfus

Sanayi/İmalathane

Trabzon

56000

Deri İmalatı

Samsun

25000

Un Fabrikası

Giresun

18500

Tekne İmalatı

Rize

14000

Dokuma imalatı

Ordu

13000

Kereste imalatı

Ünye

12000

Tekne imalatı

Çarşamba

11000

Pirinç imalatı

Tirebolu

10000

Madencilik

Bafra

6000

Tütün imalatı

Gümüşhane

4500

Madencilik

Akçaabat

4000

Zeytinyağı imalatı

Fatsa

3000

Kümes hayvanları üretimi

Bunlardan başka bölgede gemi imalatı ve balık yetiştiriciliği yapıldığı belirtilmiştir. Ayrıca Trabzon’da kereste işleri yapıldığı, Gümüşhane’de gümüş ve maden işletildiği rapor edilmiştir.

1868’de bütün eyaletteki 4 sancakta (Trabzon, Rize,  Gümüşhane, Canik) erkek nüfus sayımları Tablo-10’da gösterilmiştir. Rapora göre1860’larda bölgede toplam nüfus yaklaşık 1 milyon tahmin edilmiştir.

Tablo-10: 1868’de vilayetteki 4 sancakta erkek nüfus sayımları

Hristiyan

Müslüman

Genel Toplam

Katolik

Ermeni

Rum

Toplam

Kafkasyalı

Yerli

Toplam

1658

16329

63438

81425

26201

332057

365258

446683

1908 yılı raporuna göre 4 sancağın nüfusları Tablo-11’de gösterilmiştir. Bu tarihte bölgedeki toplam nüfus bir milyon 270 bindir.

Tablo-11: 1908 yılında 4 sancağın nüfusları

Trabzon

 Samsun

Rize

Gümüşhane

Toplam

640000

330000

170000

13000

1270000

  1. Bölgede Üretilen Tarım Ürünleri

1860 yılında hazırlanan raporda bölgede üretilen önemli tarım ürünleri ve ağırlık miktarları libre cinsinden (1 libre = 0,453 kg) şöyledir:

  • Paşalık sancağında: Mısır 520000, Buğday 110000, Arpa 25000, Yulaf, 35000, fasulye 30000.
  • Trabzon sancağında: Fındık 160.000, Tütün 15500 Patates 10000
  • Batum ve Tirebolu’da: Pirinç 275000
  • Trabzon’da: Kenevir 3000, Keten 1000.
  • Akçaabat’ta: Zeytin 1300, Zeytinyağı 500

1880 yılı raporuna göre sancaklarda üretilen ürünler ve miktarları Tablo-12’de gösterilmiştir. Malların bir kısmı kile (1 kile =37 litre) cinsinden bir kısmı okka (1 okka = 1 kilo 283 gram) cinsinden verilmiştir. Bu ürünlerden miktarı çok olanların geçmişteki ve şimdiki durumları 4. Başlıkta değerlendirilmiştir.

Tablo-12: 1880’lerde sancaklarda üretilen ürünler ve miktarları

Ürün

Birimi

Trabzon

Samsun

Rize

Gümüşhane

Toplam

Arpa

Kile

88840

134955

54075

63121

340991

Mısır

1496330

1230610

640817

20675

3397432

Darı

-

27377

8110

192

35679

Çavdar

10360

232610

-

-

242970

Bye

5925

3410

-

47388

56723

Fiğ

13110

219181

-

380

232671

TOPLAM

1695210

2029583

702727

181413

4609933

Fasulye

Okka

3740625

1373520

981395

41745

6137285

Süpürge mısırı

1780

6550

-

-

8330

Meyveler

3071355

2608005

1233060

592530

7504950

Üzüm

923440

47845

406940

430

1378655

Fındık

5945830

6255

45160

-

5997245

Kenevir

270135

242587

149226

-

661945

Kenevir tohumu

10150

184660

42115

-

236925

Bal

131325

151460

49675

23100

355560

Mercimek

140

1405

150

-

1695

Zeytin

15510

4080

38330

-

57920

Bezelye

160

2330

-

-

2490

Patates

67450

-

2250

27875

97575

Pirinç

543400

709780

37162

-

1290342

Çeşitli ürünler

700

311

11921

210

13142

Tütün

722095

2910825

-

-

3632920

Sebzeler

2759045

3355411

1398875

330460

7843791

Ceviz

155230

182160

101130

1120

439640

TOPLAM

18358370

11971964

4497389

1017470

35845193

Saman ve yem

6174605

1235610

9047375

3129575

19587165

  1. TOPRAK ÜRÜNLERİNİN DEĞERELENDİRİLMESİ
    1. Mısır

Şekil-2’den görüldüğü gibi,19. Yüzyılda bölgede en çok mısır Trabzon ve Samsun sancaklarında üretiliyordu. Günümüzde Türkiye mısır üretim illeri ve yüzdeleri yılı için Şekil-3’te verilmiştir. Bu şekle göre Doğu Karadeniz illerinden hiç birisinin Türkiye mısır üretiminde önemli bir yeri yoktur. Bütün Karadeniz bölgesinde mısır üretimi Türkiye’nin%4’ü kadardır. Ayrıca bu bölgedeki mısır verimi dekar başına 357 ton ile Türkiye ortalamasının üçte biri kadardır.         

  

            Şekil-2: 1880’lerde sancaklarda üretilen mısır miktarları       

    

            Şekil-3: Mısır üretiminde önemli iller ve yüzdeleri (2016)

  1. Fasulye

Şekil-4’ten görüldüğü gibi,19. Yüzyılda bölgede en çok fasulye Trabzon ve Samsun sancaklarında üretiliyordu. Günümüzde Türkiye fasulye üretim illeri ve yüzdeleri yılı için Şekil-5’te verilmiştir. Kuru fasulye de bu illerde üretilmektedir. Türkiye Kırgızistan, Afganistan, ABD ve Kanada’dan önemli miktarlarda kuru fasulye ithal ediyor. Türkiye kuru fasulye ihracatı 2016’da 3 bin ton iken, ithalatı 20 bin tondur. Bu rakamlara göre Karadeniz fasulye üretim potansiyeli değerlendirilmesi gereken bir husustur.        

   

            Şekil-4: 1880’lerde sancaklarda üretilen fasulye miktarları         

       

            Şekil-5: Fasulye üretilen iller ve yüzdeleri

  1. Üzüm

Şekil-6’dan görüldüğü gibi,19. Yüzyılda bölgede en çok üzüm Trabzon ve ikinci olarak Rize sancaklarında üretiliyordu. O dönemden sonra gayrimüslimler bölgeden ayrılınca şarap ve dolayısıyla üzüm üretimi azalmış olabilir. Bugün Türkiye’de üzüm üretim illeri ve yüzdeleri 2016 yılı için Şekil-7’de verilmiştir. Bölgenin üzüm üretme potansiyeli yüksektir.   

 

Şekil-6: 1880’lerde sancaklarda üretilen üzüm miktarları        

   

Şekil-7: Üzüm yetiştiren iller ve yüzdeleri (2016)

  1. Meyveler

Doğu Karadeniz’de 19. Yüzyılda meyve üretimi sancaklara göre Şekil-8’de gösterilmiştir. En çok meyve Trabzon’da, ikinci olarak Samsun’da üretiliyordu. Doğu Karadeniz bölgesi iklim bakımından turunçgiller dahil, her türlü meyve yetiştirmeye uygundur.      

     

            Şekil-8: 1880’lerde sancaklarda üretilen meyve miktarları

  1. Kenevir

Doğu Karadeniz’de 19. Yüzyılda Kenevir üretimi sancaklara göre Şekil-9’da gösterilmiştir. Üç sancakta yetiştirilmekle birlikte, en çok kenevir Trabzon ve Samsun’da üretiliyordu. Kenevir hem lif hem de tohum olarak giderek artan bir sanayi bitkisidir. Osmanlılar döneminde, Trabzon her yıl padişah için 20 zir’a (yaklaşık 75-90 santimetre) iç çamaşırlık ince pamuklu gönderirdi.  Bitki kökenli olan keten ve kenevir üretimi ise Karadeniz kıyılarında yapılmaktaydı. Türkiye kenevir tohumu ithalatını 2016 yılında Afganistan, Almanya, Belçika, Çin, Fransa, İran, Kanada ve Ukrayna’dan sağlamaktadır. Kenevir lif üretimi ise en çok Çin, Kuzey Kore ve Şişi ülkelerinde yapılmaktadır. 2016 yılında Türkiye kenevir üretiminin %10’u Samsun’da yapılmıştır. 29 Eylül 2016 tarihinde Türkiye’de 19 ilde kenevir üretim yasağı kaldırılmıştır. Bunlar içinde Doğu Karadeniz illerinden Rize, Ordu, Samsun ve Tokat da vardır. Fakat Trabzon ve Giresun bu listeye dahil edilmemiştir. Hâlbuki kenevir bölgede geçmişte çok önemli bir üründü ve çok farklı işlerde etkin kullanılıyordu.            

 Şekil-9: 19. Yüzyılda Doğu Karadeniz sancaklarında kenevir üretimi

  1. Fındık

Şekil-10’da görüldüğü gibi,19. Yüzyılda Doğu Karadeniz bölgesinde en çok Trabzon’da Fındık yetiştiriliyordu. 2016 yılı verilerine göre fındık daha geniş alanlara yayıldı. Bunların başında Ordu, Giresun, Samsun ve Sakarya gelmektedir. Fındık üretiminde ve ihracatında Türkiye dünyada önemli bir noktadadır. Bununla birlikte fındığa dayalı işlenmiş ürünler üretiminde gelişmeler sağlanabilir.         

 

            Şekil-10: 1880’lerde sancaklarda üretilen fındık miktarları           

  1. Zeytin

Şekil-11’den görüldüğü gibi 19. Yüzyılda bölgede en çok zeytin Rize ve Trabzon sancaklarında yetiştiriliyordu. Zamanla Rize’deki topraklar çaya, Trabzon’dakiler tütüne dönüştürülmüş olmalı. Şekil-12’de görüldüğü gibi Türkiye sahillerinde zeytin ağacı yetişebilmektedir. Doğu Karadeniz’de ise Giresun ve Gümüşhane hariç yerde zeytin ağacı yetiştirmek mümkündür. Zeytin, Türkiye’de en çok Aydın, İzmir, Muğla ve Manisa’da yetişmektedir. Türkiye dünyada İspanya, Tunus, İtalya ve Yunanistan’dan sonra 5. Sırada zeytin üreticisi ülkedir. Bölgede zeytin alanları ve bu alanların verimi artırılabilir.           

            Şekil-11: 1880’lerde sancaklarda üretilen zeytin miktarları

              Şekil-12: Türkiye’nin Zeytin Ağacı haritası

  1. Bal

Doğu Karadeniz’de 19. Yüzyılda Bal üretimi sancaklara göre Şekil-13’te gösterilmiştir. En çok bal Samsun ve Trabzon’da üretiliyordu. Günümüzde Türkiye’de bal üretilen iller Şekil-14’de gösterilmiştir. Türkiye’de en çok bal Ordu ilinde yetişmekle birlikte, bütün Doğu Karadeniz illerinde bal yetiştiriciliği gelişmiştir. Bu gelişmede arıcılık bitkilerinin bölgede bol olması rol oynamaktadır. 2010’dan beri Türkiye’nin bal ihracatı artmıştır.       

    

            Şekil-13: 1880’lerde sancaklarda üretilen bal miktarları           

       

            Şekil-14: Türkiye’de bal üretilen iller

  1. Pirinç

Şekil-15’ten görüldüğü gibi 19. Yüzyılda bölgede en çok pirinç Samsun, ikinci olarak Trabzon sancaklarında yetiştiriliyordu.2015 verilerine göre Türkiye’de yüzde 42 ile Edirne’den sonra en çok pirinç üretimi yüzde 13 ile Samsun’da yapılmaktadır (Şekil-16). Pirinç üretimi bölgede devam ettirilecektir.       

    

            Şekil-15: 1880’lerde sancaklarda üretilen pirinç miktarları 

         

Şekil-16: Türkiye’de pirinç üretimi

  1. Tütün

Şekilde-17’de görüldüğü gibi,19. Yüzyılda Doğu Karadeniz bölgesinde en çok Samsun, sonra Trabzon’da tütün yetiştiriliyordu. 2016 yılında tütün üretilen iller ve üretim yüzdeleri Şekil-18’de gösterilmiştir Bu illerin başında Denizli olmakla birlikte Samsun 4. Sırada yer almaktadır. 

Şekil-17: Doğu Karadeniz bölgesinde 19. Yüzyılda tütün üretimi   

Şekil-18:Tütün üretilen iller ve üretim yüzdeleri (2016)

  1. Sebzeler

Doğu Karadeniz’de 19. Yüzyılda sebze üretimi sancaklar göre Şekil-19’da gösterilmiştir. En çok sebze Samsun’da, ikinci olarak Trabzon sancağında üretiliyordu. Bölgenin coğrafyası ve iklimi her türlü sebze ve meyvenin yetişmesine uygundur.   

            

            Şekil-19: 1880’lerde sancaklarda üretilen sebze miktarları

  1. Ceviz

 Doğu Karadeniz’de 19. Yüzyılda ceviz üretimi sancaklara göre Şekil-20’de gösterilmiştir. En çok ceviz Samsun ve Trabzon’da üretiliyordu. Ceviz değeri ve kullanımı Türkiye’de ve dünyada giderek artan bir üründür. Meyve veren ağaç sayısı bakımından cevizin en çok yetiştirildiği iller Kahramanmaraş, Balıkesir, Denizli, Manisa ve Çorum olarak görülmektedir. Ceviz 2018 yılına göre Çin, ABD, İran ve Türkiye arasından rekabet etmektedir. Geçmişten beri bölgede iyi yetişme şartları olan ceviz üretimi geliştirilmelidir.         

             

            Şekil-20: 1880’lerde sancaklarda üretilen ceviz miktarları

            4.13 İpek

Geçmişte, bölgenin Ünye, Giresun, Tirebolu gibi yerlerinde dut ormanları gibi dut ağaçları olduğu ve ipek üretildiği bilinmektedir. Buna bağlı olarak Trabzon limanından ipekli ürünlerin satıldığı liman kayıtlarından anlaşılmaktadır. 2016 yılına göre Türkiye’de yaş ipek kozası üretiminde Diyarbakır 45, Antalya 16, Ankara 8, Bilecik 7 ve Sakarya’da 5 ton olmak üzere toplam 103 ton ürün sağlanmıştır. Bölgenin ipek yetiştirme potansiyeli vardır.

  1. SONUÇ

Gelişmiş ülkeler önce bazı bölgelerinin en güçlü ana kaynağını esas alarak bölgesel kalkınma projeleri gerçekleştirmiş ve böylece ülke kalkınmalarını hızlandırmışlardır. Buna örnek olarak ABD’nin, 1940’larda başlattığı 9 eyaleti kapsayan TVA adlı Su Kaynakları projesi gösterilebilir. Bu proje kapsamında bu bölgede 50’ den fazla barajı yapmıştır. 2. Dünya harbine hazırlık için ürettiği uçakların yapımında kullanılan alüminyumu üretmek için gerekli enerjiyi ve bölge sulamamasını bu projeden sağlamıştır. Böylece bu bölge, ülkede en erken kalkınan yer haline getirilmiştir.

Bölge kalkınma planları yapılırken diğer altyapı sistemleri de projeye eklenerek

“entegre bölgesel kalkınma planlaması” yapılır. Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) bir entegre bölgesel kalkınma planlamasıdır. Aynı şekilde Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP), Doğu Karadeniz bölgesi için bir entegre kalkınma projesidir.

Yukarıda gerekçeleri gösterildiği üzere, Doğu Karadeniz’de özellikle mevcut çay, fındık ve tütün üretimlerinden başka kenevir, ipek, fasulye, ceviz, pirinç, zeytin, bal, üzüm üretimi ile birlikte meyve ve sebze ürünlerinin gelişmesine önem ve öncelik verilmelidir.

Bunların geliştirilmesi planlanırken sadece çiftçilik bilgileri değil, diğer meslekler yanında, yeni teknolojiler ve makinelerle birlikte seracılık gibi modern sistemler de işin içine katılmalıdır. Bu yapılırken toprak kaynaklarının geliştirilmesinden başka diğer altyapı planlamaları da yapılarak bunun bir entegre bölgesel kalkınma projesi haline dönüştürülmesi sağlanmalıdır.

Bölgede, arazilerin sel, toprak kayması ve toprak aşınması tehlikesi yüksek olduğundan bunlara karşı tedbirler almamız lazım. Tarımı geliştirirken bölgenin en değerli iki ovası olan Çarşamba ve Bafra ovalarını gözümüz gibi kesinlikle korumak gerekir. Özellikle şehirleşme ve sanayileşmelerle bu ovalar yok edilmemelidir. Şehirleşme ve sanayileşmeler daha az verimli eğimli yerlerde yapılabilir. Bir de buralarda deniz aşındırmalarını önlemek önemlidir. Dünya kurulalı beri nehirlerin taşıdığı alüvyon topraklarından meydana gelen bu ovalarımız, bir defa tarım toprağı olmaktan çıkarsa bir daha geri getirilemez.

KAYNAKLAR .

Bay, A., Trabzon Eyaletinde Mütegallibe Hareketleri ve Âyanlık (1750 -1850), Doktora Tezi, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı , Erzurum-2007

Issawi, C., The Economic History of Turkey, 1800–1914, . (Publications of the Center for Middle Eastern Studies, number 13.), Chicago University of Chicago Press, 1980, . Pp. Xvi, 390.

Ketenci, C.K.,, Bayramoğlu, Z., Türkiye’de ceviz  üretiminin rekabet analizi, Türk Tarım ve Doğa Bilimleri Dergisi, 5(3), 334-347, 2018.

Oğuzoğlu, Y., 20. Yüzyıla Girerken Karadeniz Limanlarının Deniz Ticareti Bakımından İncelenmesi,  SOBİAD, 29.Nisan-01 Mayıs tarihinde Fatsa/Ordu’da gerçekleştirilen Türk Deniz Ticareti Sempozyumu VII. Karadeniz Limanları sempozyumu, 496-509,2015.

Şaşmaz M., İngiliz Belgelerine Göre Trabzon Vilayeti Ticari Raporları 1830-1914 Cilt 1, S.:1- 540 ; Cilt 2, Sayfa :541-1092,Cilt 3, Sayfa:1093-1636, 2014. Türk Tarih Kurumu. “Trade Reports of the Trebizond Provience on British Documnents, 1930-1914”

Topuz, H., XIX. Yüzyılda Osmanlı Limanlarından Gerçekleşen Ticaret Hacmi ve Dış Ticaretine Yönelik Bir Analiz (1878–1913), Süleyman Demirel Üniversitesi, İktisadi  ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü, Isparta, S. 114-128.,