Merhabalar gönül dostlarım! Bu gün sizlere yaşanmış gerçek bir hikâyenin kısa özeti bir şiirimi paylaşıyorum, gönül ister ki hiçbir yürek böylesi acıyı tatmasın, fani dene bu yerde ve vakitsiz ölümler olmasın!..
Can kusarken duygular kan revan bir haldeyim
Gözlerimde çağlarken ummanları yar da gel
Perişanlık içinde diyar-ı gurbetteyim
Hicranlı her bir anım ayan beyan gör de gel
Kahırdan iki büklüm elemlerle dolmamı
Tebessümü unutmam acılarda olmamı
Matemim evvelden mi yoksa senden kalma mı
Her zerresi bir fazla ne haldeyim sor da gel
Renklerim siyah beyaz ahenklerim bozuldu
Kadehte ab-ı hayat kuruyup da toz oldu
Aşk dillere destanken şimdi mezar farz oldu
Sırtımda kahır yükle kaldığımda zorda gel
Kararımda tek/milim yardan öte varmaktı
Kara sevda mektupla özlemleri sarmaktı
Şımarık çocuk gibi yıkıp kırıp vurmaktı
Üst üstüne savaşım hedeflere vur da gel
Kınama, ayıplama doldun taştın çağlarken
Avunurken varlığım gözler sana ağlarken
Görülmeyen bir bağla sıkı sıkı bağlarken
Yanarken cayır cayır ateşinle, harda gel
Kelime-i Şahadet son sözüm sen olmadan
Enkazım senden kalma pişmanlıklar dolmadan
O siyah saçlarını başucumda yolmadan
Tel tel edip saçarken koşar adım var da gel
Bilmem ki ne zevk aldın veda-yı doğru sayıp
Bulmaya çalışmadın bir benim bende kayıp
Sabır taşı çatladı isyanlarda bil Eyüp(As)
Bitaptayım bu ara nevbaharım darda gel
Huzur mu mutluluk mu yürekte ağı-m kaldı
Baykuşun tünediğin dikenli bağım kaldı
Kurudu hayat suyum bir kuru dağım kaldı
Kurumadan akarlar umutları sar da gel
Mecnunum çöl misali kumla yüreğim oydun
Can kafesim çırpınır aşkından öldü saydın
Ellerimi tutarken hangi arada kaydın
Zaafıma yenildim ferasetle kar da gel
İtirafım şiirle mısrada geldi dile
Noksanım sensiz yanım nasıl söylerim ele
Şarkılar sen kokuyor esiyor hece ile
Yusuf (AS) aşkı misali derin kuyularda gel
Hedefi ıskaladım yeniden gerildi yay
Allah´a bir can borcum evvel- ahirimde hay
Ecel başucumdayken Azrail´i dostun say
Gülden ki ölüm diyor öleceğim yerde gel ?