Yılmaz KESKİN


HEM GÜLELİM HEM DÜŞÜNELİM

---------------------------


“Korona Salgını” yüzünden karşılıklı konuşmaların azaldığı şu günlerde,  hayatın tekdüzeliğini çeşitlendirmeye, yığılan sorunları azaltmaya, halkımızın ince, güldüren, düşündüren, eğiten ve güldüren sözleriyle gönül pistlerinde oluşan buzları eritmeye, halkımızın bu alandaki yaratıcı yönünü ortaya koymaya gereksinim duyduk. İşte size iki örnek:

BUNDAN SONRA KOCAN BU SİLAH

Yeni evli çift daha biri birine doymadan küçük sorunları büyütüp hayatı çıkmaz yola koymak için elinden geleni yapıyordu. Gelin kocasının kendisine olan ilgisini ve düşkünlüğünü ölçmek, artırmak için yalandan senaryolar kuruyordu:

-  Kozanoğlu Mehmet, dün çeşme başında beni alttan alta süzüyordu, dedi. Koca:

- Görmemezlikten gelseydin, ahlaksızı, der. ‘Seni benden başkası kimse süzemez, adamı oyarım,’  diyeceğini beklerken bu soğukkanlılığını kendisine olan ilgisizliğe yorar:

-  Adam, Kozanoğlu Mehmet, bugün öğleyin çamaşır asarken bana ‘nasılsın?’ dedi, der. Koca, Aynı soğukkanlılıkla:

- Anlamaz bir tavır takınsaydın ahlaksıza, der. Gelin umduğu ilgiyi göremeyince başka bir senaryo ile olayı canlı tutmaya çalışır.

- Adam! Kozanoğlu Mehmet, bugün de çeşme başında yanağımdan bir makas aldı, der. Koca anlamlı başını salladıktan sonra:

- Öyle mi! Yüklükte yatakların içindeki kırmayı getir, der. Kozanoğlu Mehmet’ i Ağır yaraladıktan sonra karısına:

- Kozanoğlu Mehmet, artık seni rahatsız etmeyecek, bundan sonra aş getirenin ve sana kocalık yapacak olanın bu silah olacağını unutma. Ben teslim olmaya gidiyorum.[1]

İBRETİ ÂLEM İÇİN BAKIYORDUM

Karadeniz köylerinin birinde, camide, sohbetlerde vb. yerlerde ahlak abidesi kesilen hocayı porno filim izlerken görüntülediler. Sohbetlerin birinde yine ahlaktan, dinden imandan bahsediyordu. Hiçbir sorunun altında kalmadan söylediği bir sözü ya da yaptığı bir davranışı, görünür anlamdan çekinip, başka bir anlamda imiş gibi yanıt veriyordu. Dedikleri ile yaptıklarının hiç uymadığını bilen, gören kişi daha fazla dayanamayıp, yüksek sesle:

-  Beyler bu hocaya artık hiç ama hiç inanmayın, diyerek cebinden son model telefonunu çıkartıp:

- Buraya dikkatlice bakın, deyip düğmeye bastı, görüntüyü hazırda bekleyenlere seyrettirdikten sonra, hocaya:

- Söyle bakalım, ne söyleyeceksin şimdi,  der.

Hoca, kendini önemseyen, böbürlenen, büyüklenen tavrıyla yine sorunun altından:

- Evet, o porno filme bakanlardan biri de bendim; ama ben filme ibreti âlem için bakıyordum(Herkese ibret olsun için bakıyordum), çevri söylemi ile çıkıverdi[2].


[1] Yılmaz Keskin, Yüz Öykücük Yüz Gülücük, Cinius Yay. 2018, s.41

[2] A.g.e.,S. 63