Şehirdeki yollar insan vücudundaki damarlar gibidir.
Damar tıkanıklığı yaşamak, sonrasında kalp krizi geçirmez istemiyorsanız tıkanan yerleri açmak zorundasınız.
Ya anjio ya da ByPass olacaksınız.
Yaşam için olmazsa olmazımızdır.
Bir şehrin ana arterleri insan vücudundaki damarlar gibidir.
Yan yollar ise kılcal damarlardır, zamanla uyum sağlar.
Ama tıkanan ana damarların açılmaması durumunda kalp krizinden gidersiniz.
Trabzon´un ana damarları da yollarıdır.
Şalpazarı´ndan- Hayrat´a, Tonya´dan Çaykara´ya uzanan 114 kilometrelik sahil bandı ile 4 bin yıllık bir şehirdir.
Ortahisar kalbidir
İlçeler ise kalbinin içindeki odacıklardır.
Karadeniz Sahil Yolu, Tanjant Yolu, Kanuni Bulvarı, Güney Çevre Yolu ise hayatı sağlayan ana damarlardır.
Sahil yolu ve Tanjant yolu dolaşımı sağlıyor, Kanuni Bulvarı şu an itibariyle kısmen kalbin işleyişine katkı sağlıyor. Bittiğinde yani tamamı trafiğe açıldığında trafikteki kan akışını sağlayacak ve Trabzon´un trafik krizinin önüne geçmiş olacak.
Güney Çevre Yolu ile de Trabzon hem büyüyecek, hem trafik sorununu çözecek ve dolayısıyla trafik krizini yaşamayacak.
Hayat verecek.
Bundan daha büyük bir nimet ne olabilir ki.
Birileri hikâye anlatıyor.
Yok, efendim Kanuni Bulvarı´na gerek var mıydı?
Yok, efendim Boztepe´yi delip geçmesine, tünellerin açılmasına gerek var mıydı?
Vardır ki oluyor
Siz mühendis misiniz?
Teknik adam mısınız?
Siz bu şehrin kalp krizi geçirmesini mi istiyorsunuz.
Yok, efendim patlatılan dinamitler sarsıntı yaratıyormuş, yok efendim görüntüyü bozuyormuş da bilmem neler.
Sudan sebepler.
Tünellere karşı gelenler, Boztepe´nin yağmalanmasına neden sesinizi çıkarmadınız.
Boztepe´nin tepesine otellerle birlikte yığınla betonlar konulurken sesiniz neden çıkmadı.
Yok, öyle ucuz siyaset.
Gerçekten akıl sır erdirmek güç.
Bu şehre neden yatırım yapılmıyor diye yaygara çıkaracaksınız, sonra da o hizmetler yapılınca başka bir gerekçeyle ortaya çıkıyorsunuz.
Ulaştırma Bakanı Mehmet Cahit Turhan bu şehrin evladıdır,
Karayolları Genel Müdürü Abdulkadir Uraloğlu bu şehrin çocuğudur.
Onların doğup büyüdüğü şehre yatırım yapmaları için Ankara´da mücadele verirken, siz burada oturup eleştiremezsiniz.
Yok, dağ niye delinmiş, yok dinamitler niye patlatılmış.
Ne olsaydı kazma kürekle mi açılacaktı.
El insaf diyorum.
Trabzon; Cumhuriyet tarihinden bugüne hükümet kabinesinde ilk defa bu kadar güçlü olmuşken, bezler de şehir olarak bunun kıymetini bilmemiz gerekirken, Trabzon´a yatırımların alınması gayreti içerisinde olmamız gerekirken, proje üretmemiz gerekirken eleştirirsek bu şehre ihanet ederiz.
Yok, yol aşağıdan geçsin, yukarıdan geçsin.
Geçsin de nereden geçerse geçsin.
İsterse evimizin içinden geçsin.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu´ya sahip çıkacağız.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak´a destek olacağız, sahip çıkacağız.
Bilim ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank´ı bağrımıza basacağız.
Elinizi vicdanınıza koyun.
Biz bu şehirli isek, bu şehre hizmetin gelmesini istiyorsak destek olacağız, köstek olmayacağız.
Yıllarca Tanjant yoluna, Karadeniz Sahil yoluna, Akyazı stadına karşı gelenler, yargıya gidip işi geciktirmekten başka ne işe yaradı.
Birkaç yılda almamız gereken hizmetlere yıllar sonra kavuşabildik.
Takoz olmayın.
Trabzon´un kalp krizi geçirmesini istemiyorsak, büyüyüp gelişmesini istiyorsak ki gerçek Trabzonlular bunu istiyor zaten, o zaman destek olacağız
Alkış tutacağız.
