Zihni AĞIRMAN


MALKOÇ, HİÇ YANAŞMA OLMADI!


Ankara´da yaşanan ?Diktatör Bozuntusu?kavgasınaTrabzon´dan CHP il Başkanı Turgay Güngör´ün girmesi doğru olmadı.

Olmadı, çünkü daha birkaç gün önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Trabzon´a karşı tavrını net bir şekilde ortaya koymuştu.

Parti Meclisi önerilerinin hiçbirini dikkate almadı.

PM´ye girdiği haldeHaluk Pekşen´i entrikalarla kadro dışı bıraktı.

Genel Başkanını savunabilirsin, ama onu savunacaksın diye Trabzon´un evladı, bugüne kadar hiç kimseye eğilmeyen, dik duran Av. Şeref Malkoç´a yanaşma benzetmesi yapmak akıl işi değil.

Bu, olsa olsa Genel Başkana yağcılık olur.

Şimdi bakalım,

Numan Kurtulmuş Başbakan Yardımcısı oldu, istese o da birileri gibi birilerine yağ çeker o da Bakan olurdu.

Ama dik duruşunu hiç bozmadı.

YSK´da görev alırken kimseye yanaşma olmadı.

Özü ve sözü hep bir oldu.

Şimdi ise Cumhurbaşkanlığı gibi bir makama Danışman oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´a danışman oldu.

Ne yaniKemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanına hakaret ettiğinde sussa mıydı?

O da cevap verdi.

Kemal Kılıçdaroğlu ona hakaret ettiğinde de Malkoç yazılı açıklama ile çıkıştı.

Gazetecilikte 30 yıldır varım.

Şeref Malkoç´un hiçbir zaman yalpa yaptığına şahit olmadım.

Kaçkar TV´de canlı yayındaYusuf Turgut´la birlikte kendisini telefonla konuk ettik.

Orada da açık ve net bir şekilde anlattı.

7 seçimde mağlup olanKılıçdardoğlu´nun parti içinde tribünlere oynadığını söyledi.

Cumhurbaşkanına sarf ettiği sözleri PKK için cesaret edip söyleyemediğini anlattı.

Ancak, Cumhurbaşkanına ve kendisine hakaretin Kılıçdaroğlu´nu kurtaramayacağının da altını çizdi.

Şeref Malkoç bir değerdir.

Ama Trabzon onun kıymetini bilemedi.

Siz hala Trabzon AK Parti il örgütünden,Şeref Malkoç´a ya da Cumhurbaşkanına sahip çıkan birini duydunuz mu?

CHP il başkanının gösterdiği cesareti, iktidar partisinden birinin gösterdiğine şahit oldunuz mu?

Ben olmadım.

Bir şey söyleyeyim.

Bakın Şeref Malkoçtaca çıktı diye beklediğiniz dönemde zirveye çıktı.

Cumhurbaşkanının en yakınına geldi.

Onun için yarın Başkanlık sisteminde daha güçlü olursa o zaman da aramayın!

7 Haziran seçimleri öncesinde de Araklı´da konferansı sabote edildiğini unutmadık.

O akşam istenseydi o salon doldurulurdu, aynı saatte yan salonda MHP´nin gecesine denk getirilmişti.

Şeref Malkoç deyip geçmeyin.

Herkesin sabırsızlıkla beklediği 400 sayfalık Yeni Anayasa´yı hazırlayanlardandır.

Siyasi hayatının her anında emek var, mücadele var.

SOYLU´YA 2 SORU 2 CEVAP

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu yoğun bir tempo içerisinde çalışıyor.

Nefes alamıyor desek yeridir.

İşçiye, memura, emekliye verilen zamla, asgari ücretin 1.300 liraya çıkarıldığı bakanlığa 30 katrilyon lira ağır yükle devralan Süleyman Soylu, gece sabahlara kadar da Trabzon´un sorunlarıyla ilgileniyor.

Her hafta Trabzon´a gelerek zirveler yapıyor,

Turizm zirvesi, yatırım zirvesi

Kendisine iki soru yönelttim. Türkiye´de bulunan ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden´in 1128 akademisyenin imzaladığı bildiri ile tutuklu Gazeteci Can Dündar´a destek olmasıyla ilgili düşüncelerini sordum.

Soylu cevapladı, ?Olayları özgürlükmüş mücadelesi olarak değerlendirmek ve bunun altına imza atmak akıl davranışı değil. Bunun Amerikalı başkan yardımcısı tarafından da özgürlük çerçevesinde görülmesi buna meşruiyet sağlamaz. Terör örgütünün en ufak bir eleştirisini yapmayıp bu konuda Türkiye´nin ilkel devlet yapısı konusundaki kendini koruma hakkına ağır bir eleştiri getirmek yanlıştır.Eylül saldırıları sonrası Amerika´nın kendini müdafaa hakkını kullanmak için neler yaptığını herkes biliyor. Girmiş olduğu Irak´ta meselenin özü olmadığını net bir şekilde biliyoruz. Guatemala´da ne yaptığını tüm dünya biliyor.

Can Dündar olayıyla ilgili olarak da şunu ifade edeyim. Eğer Türkiye´de bir operasyon gerçekleşiyor ve bu operasyon konusunda bu operasyonları gerçekleştirenlere karşı veya onların yanında habercilik anlayışında değil ideolojik anlayışında bir şey ortaya konuluyor ve bir dava açılıyor ise bunun basın özgürlüğü içerisine taşımak mahkemenin vereceği karardır.

Can Dündar´ın gezi olaylarında başka ülkelerde yaşananları sanki Taksim meydanında yapılıyormuş gibi Twitter´dan paylaşması ve Türkiye´de insanlar perişan ediliyor diyor. Can Dündar Türkiye´de yetişmiş bir adam aydan gelmiş değil. İtibari var. Hatta onun attığı Tweetin bir karşılığı da var. Ona Türkiye´de inanan insanlar da var. Çıkıp bir kere özür diledi mi? Hayır dilemedi. Ama bu apayrı diğeri apayrı bir tartışmadır? dedi.

İyi bir hafta diliyorum.