Hilal YILDIRIMHAN


ÖN YARGI -ZAN-

Köşe Yazısı


                                    

                   ÖN YARGI –ZAN-

Ön yargılar ruh dünyamızın düşünsel ve duygusal alanında ta çocukluktan itibaren aileden, çevreden öğrenilen tutumlardır.

Ön yargılar çoğunlukla olumsuz nitelikteki kalıp yargılardır. Ön yargılar hakikatin önündeki perde gibidirler. Bu nedenle yaratıcı zanna dayalı davranışları kesinlikle men etmiştir.

Hücurat 12. “ Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının; çünkü bazı zanlar günahtır. Gizlilikleri araştırmayın, birbirinizin gıybetini yapmayın; herhangi biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? Tabii ki bundan tiksinir! Allah’a itaatsizlikten de sakının. Allah tövbeleri çokça kabul etmektedir, rahmeti sonsuzdur.”

“Kuran-ı Kerim'de yirmi kadar ayette zan, elliye yakın yerde de türevleri geçmektedir. Bu ayetlerin çoğunda zan “vehim, kuruntu”, bazılarında “bilgi, yakinen bilme, inanma”, bazılarında ise “kesin olmayan kanaat, kuşku, tahmin, beklenti” manalarını içerir.”(1)

Zan gerçeğin bilgisi olmadığı gibi sadece tahmine dayalı yargılar içerir.” Gerçeklik ihtimali yüzde ellinin üzerinde bulunmakla beraber kesin olmayan bilgi ve hükme zan denir. Başkalarını suçlamak, aleyhlerinde olacak bir karar almak ve davranışta bulunmak söz konusu olduğunda zanna dayanılamaz, zan şeklindeki bilgi dayanak ve delil kılınamaz.” (2)

Ön yargılar, olay ve kişileri hüsnü niyetle düşünüp değerlendirme, sosyal adaleti sağlama, barış ve huzuru sağlayacak karar ve davranışlarda bulunmaya yardımcı olmaz.

Fikrini değiştirmeyenler hiçbir şeyi değiştiremez.Önyargılarından kurtulamayanlar hiçbir insanı anlayamaz” (Bernard Shaw) Ön yargılar düşünmeden hareket etmemize neden olur. Elimizde somut veriler bulunmadan bir takım hurafelere dayanarak, birisi ya da bir olay hakkında hükme varmak ya da sonuca ulaşmanın kırıcı sonuçları olabilir.

Özellikle çocuklar sosyal öğrenme yoluyla “çevrede söylenilen sözler, yapılan davranışlar, yargılamalar, dedikodular, uydurulan lakaplar çocukların zihinlerinde izler bırakır. Onların da ana-babaları veya komşuları gibi aynı önyargıları benimserler.”(3)

Bu bağlamda öncelikle çocuklara doğru rol model olmak için çevremizle olan ilişkilerimizde zandan uzak kalarak farklı bakış açılarına açık olmak, olayın varsa iç yüzünü direk muhatabına sorarak öğrenmek sağlıklı ilişkiler kurmakla beraber toplumsal huzuru sağlayacaktır.

Şüphesiz “ALLAH katında nefsin bencilliğinden korunanlar kurtuluştadır.”

 

Selam ve saygılarımla.

 

(1) https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Hucur%C3%A2t-suresi/4624/12-ayet-tefsiri

(2) https://www.sabah.com.tr/tdk-anlami/zan-ne-demek-zan-tdk-sozluk-anlami

(3) t.c. uludağ üniversitesi ilâhiyat fakültesi dergisi cilt: 14, sayı: 1, 2005 s. 143-160