Zihni AĞIRMAN


SİYASİ ANALİZ..!


Türkiye Cumhuriyeti´nin ilan edildiği 1923 yılından bugüne 65 hükümet kuruldu.

Anayasa değişikliğiyle oluşturulan Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle de 66. Hükümet icranın başına.

Olası bir kabine değişikliği olur mu bilinmez ama görünen o ki 2023´e kadar Türkiye´de erken bir seçim görünmüyor.

Genel ve yerel seçimlerden sonra normal süresi içerisinde bakıldığında 4 yıl daha seçim yapılmayacak.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti´nin ve Cumhuriyet Halk Partisi´nin kurucu genel başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün ölümünden 8 yıl sonra çok partili sisteme geçilmesi yeni bir siyasi sisteme geçilmiş ve 2018 yılına kadar devam etmiş.  

Türkiye Cumhuriyeti´nin ilanından sonra, 1923-1946 yılları arasındaki tek partili siyasal yaşamda kurulan hükümetler Cumhuriyet Halk Partisi´nin oluşturduğu hükümetlerdi.

Çünkü tek parti vardı, başka parti yoktu.

İsmet İnönü Başbakanlığında 7 hükümet kurulurken, çok partili sistemden önce Ali Fethi Okyar, Celal Bayar, Refik Saydam, Şükrü Saraçoğlu, Hasan Saka ikişer kez, Recep Peker ve Şemsettin Günaltay hükümet kuran başbakanlarımızdı.

Allah hepsine rahmet eylesin.

Cumhuriyet Halk Partisi´nin tek başına iktidar olduğu hükümetlerdi.

1950 seçimlerinde Adnan Menderes´in Demokrat Parti´den başbakan seçilmesiyle başlayan yeni siyasi akımla merkez sağ iktidarlarda ağırlığını yıllarca hissettirdi.

Demokrat Parti Adnan Menderes´in başbakanlığında 5 hükümet kurarken, 1960 ihtilaliyle Partiler üstü olarak adlandırılan iki Askeri Hükümetlerden sonra Türkiye koalisyonlarla yönetilmeye başlandı.

CHP-AP, CHP-Yeni Türkiye Partisi, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi, CHP-Bağımsızlar, AP-YTP-CKMP-MP koalisyonları kuruldu.

Daha sonra, AP, MSP, MHP, DP, Cumhuriyetçi Güven Partisi koalisyon hükümetlerinde görev alan iktidarlardı.

1980 askeri darbe ile Partiler üstü Askeri Hükümetlerden sonra Turgut Özal´ın ANAVATAN Partisi tek başına iktidara gelmiş ve Türkiye´de adından söz ettiren merkez sağ partisi oldu.

Türkiye´nin birinci kalkınma hamlesini başlatan Turgut Özal iktidarları döneminde ülkenin dört bir yanı şantiyeye dönüşmüş ve teknolojide çağ atlamıştık.

Otomatik telefonu olmayan, elektriği kalmayan köy kalmadı.

Yaylaların elektriğe kavuşması Turgut Özal´ın iktidarları döneminde olurken, sanayi hamlesi, baraj, köprü, otoyollar boğaz köprüsü de yine bu dönemde hizmete açılmıştı.

Süleyman Demirel, Alparslan Türkeş, Necmettin Erbakan, Erdal İnönü, Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit, Tansu Çiller, Devlet Bahçeli, SODEP, DYP, MHP koalisyon ve azınlık hükümetlerinden sonra da Türkiye 2002´de Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı ile tanıştı.

Türkiye´de ikinci kalkınma hamlesi ise AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan ile başladı.

2001 yılında kurulan 2002´de de tek başına iktidar olan AK Parti, tam 17 yıldır bu başarısını sürdürüyor.

Seçimlerin normal süresi 2023 yılında yapılacağı düşünüldüğünde 21 yıl iktidarda kalan tek parti olma özelliğine de sahip olacak.

CHP 96 yaşında

Çok partili rejim döneminde tek başına iktidarda kaldığı süre 4 yıl

AK Parti 18 yaşında

Tek başına iktidarda kaldığı süre 17 yıl.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi neyazık ki 69 yıldır tek başına iktidar olamıyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve parti Merkez Karar Yürütme Kurulu, partinin duayen isimleri elbette bu durumu sorguluyordur, sorgulayacaktır da.

CHP neden tek başına iktidar olamıyor.

Elbette Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP yeni bir ivme yakalamış ve Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Antalya, Mersin, Eskişehir gibi 11 büyük şehir belediyesini kazanması iktidara uzanan yolun ilk ayağını oluşturuyor.

AK Parti´nin de 17 yıldır tek başına iktidarda kalma başarısı gösterirken parti içerisindeki homurdanma ve ayrışmaya çalıştırılmasına da anlam vermek gerçekten güç.

Bir tarafta 69 yıldır tek başına iktidara hasret bir CHP

Diğer tarafta 17 yıl tek başına iktidarda olan AK Parti´nin içinde olanların bunun kıymetini bilememeleri.

Ne garip bir durum değil mi?

AK Parti kadrolarında en üst kademelerde yer alan bazı isimler sözde yeni umut olmuş.

Görelim bakalım.

Hatta yeni parti kurma girişiminde olan özellikle iki zat-ı muhtereme de küçük bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.

Türkiye-Ermenistan Milli maçında, Ermenistan Başbakanı beyefendinin (!) rahatsız olmaması için Azerbaycan Bayrağını stada sokmayan kimlerdi?

O günü unutmadık.

Sizi de unutmadık.

Siz mi Türkiye´ye yeni umut olacaksınız?

xxx

19 Ağustos depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah´tan rahmet dilerim.