Ramazan Bayramı, yaz tatili, yıllık izin, kurban bayramı, çocukların üniversite heyecanı derken epey bir zamandır ayrı kaldık.
Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba.
Biz de yeni sezonu açtık.
Aslında epey bir aradan sonra yazılarıma güzel şeylerle başlamak isterdim lakin ne yapsak olmuyor.
Ne kadar denediysek olmadı, olmuyor.
Bugünkü yazımda son günlerde siyasi çıkarların ne kadar ön plana çıktığını, özellikle de iktidar partisi AK Parti´de memleket meselesinden çok şahsi çıkarların ne kadar öne çıktığını göreceksiniz.
Herkes kendine yontuyor.
Kimse ne AK Parti´nin geleceğini ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´ın, Başbakan Binali Yıldırım´ın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu´nun ile diğer kesimlerin 15 Temmuz darbe girişimi ve demokrasi mücadelesini düşünmüyor.
Herkes kendini düşünüyor.
AK Parti yöneticilerinden birinin işyerine uğradım.
Gözüm, faksın yanındaki bir yazıya ilişti.
İzin istedim alıp okudum.
Hayretler içerisinde kaldım. Şok oldum.
Faks Ankara´dan bir Trabzonludan geliyor.
Şöyle diyor
Benim gelinim falanca, adı, soyadı, Tc nosu şu, lise mezunu. Ankara´da ?.. kurumda temizlik işçisi olarak işe alındı. İki yıldır temizlik elemanı olarak çalışıyor. Aynı kurumda yönetici olmasını istiyorum. Eğer siz aracı olursanız ve Süleyman Beye durumu anlatırsanız bu iş olur.
Faksın özeti bu.
Aman Allah´ım,
İnanın tüylerim diken diken oldu.
Kimseyi küçümsemiyorum ama düşünebiliyor musunuz temizlik elemanının aynı kurumda yönetici olması için siyasi torpil arıyor.
Yönetici arkadaşıma sordum. Ne yapacaksınız.
?Maalesef hep böyle talepler geliyor? dedi.
Siyasi torpil peşinde koşanlar bir gün emellerine ulaşır. Sonra yönetici de olurlar hatta müdür de. Ve o kuruma faydası olur. O kurumda çalışanlar da onlara itaat eder.
Yazık çok yazık.
15 Temmuz gecesi 40 askerin almaya gittiği ama korkmayıp, Yunan adalarına kaçmayan, milletiyle birlikte demokrasi mücadelesi veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´a yazık ediyorsunuz.
Yazık ki
O karanlık gece kendi yaptığı tünelle sığınarak mermilerden sıyıran Başbakan Binali Yıldırıma´a yazık ediyorsunuz.
O gece silahını beline koyarak TRT´yi işgalden kurtaran Bakan Süleyman Soylu´ya yazık ediyorsunuz.
O karanlık gecede tankların atına yatan, mermileri havada yakalayan, vücudunu panzerlerin altına takoz koyan kahramanlara yazık ediyorsunuz.
Darbeyi püskürtmek için ?Vatan için bir bacağın ne önemi var? diyen bacıma yazık ediyorsunuz.
O gece
Ve daha da önemlisi
Darbeci komutanı alnının ortasından vuran ve ardından 38 mermi ile şehit düşen Astsubay Ömer Halisdemir´den utanmıyor musunuz?
Yazık, çok yazık
Darbeyi püskürten, Türkiye´deki demokrasi için, vatan için, millet için, bayrak için, ezan için gözünü kırpmadan canını veren 246 şehidimizden utanmıyor musunuz?
Saygısızlık etmiyor musunuz?
Vicdanınız sızlamıyor mu?
Bu mudur Ak Partililik.
Bu mudur vatanperverlik
Eğer şahsi çıkarlar memleket çıkarlarının önüne geçiyorsa ve bu tip insanları partiden uzaklaştırılmıyorsanız yolun sonu yaklaştı demektir.
