İnsanlar hayatta ne yaparlarsa yapsınlar yaşadığı sürece değeri çok fazla bilinmez. Öldükten sonra yaptıkları ve bıraktığı izlerle sürekli anılır. Okuyacağınız yazı dizisi Çaykara (Haldizen) Demirkapı mahallesinden olup, genç yaşlarda İstanbul´a göç eden ve doğduğu büyüdüğü toprakları hiç unutmamış, memleket hasretini kendisine şiar edinmiş ?Nereye giderseniz gidin, memleketiniz-doğduğunuz büyüdüğünüz yer-sizinle birlikte peşinizden gelir? diyen ve yaptıkları ile anılan rahmetli Hacı Enver Turan´ın yaşam hikâyesini Mahallesinden olan Trabzon Büyükşehir Belediyesi iç denetçisi Osman Abanoz´un kaleminden okuyacaksınız.
Çaykara Demirkapı mahallesinden doğup uzun süre İstanbul ´da yaşayan 2018 yılı Eylül ayında 87 yaşında rahmetli olan H. Enver Turan, Şairin dediği gibi "BAKİ KALAN BU KUBBEDE. BİR HOŞ SEDA" bırakanlardandı.
1931 yılında Demirkapı´da doğdu. Birçok Karadenizli gibi 1950 li yılların sonuna doğru daha iyi bir geçim için elinde tahta bavulu ile "BİR SENGİNE (Kaldırın taşına) YEKPARE ACEM MÜLKÜ FEDADIR" diye bilinen cazibe şehir İstanbul ´a yerleşti. Yine derler ya DÜNYAYA TEZ GELDİK, İSTANBUL ´A GEÇ GELDİK" misali. O aslında İstanbul ´a erken gelenlerden biri olmuştur. Şirinevler de kendi yaptığı tek katlı evinde zaman içinde o günün zor şartlarında Trabzon ve diğer yerlerden gelen onlarca hasta ve yakınını, İstanbul´a işyerine malzeme almak için gelen esnaf tanıdıklarını, Askerlik için gelenleri, yurt dışına gidip - gelen yüzlerce insanı evinde misafir etmiştir.
1977 yılında Üniversiteyi okumak için İstanbul gitmiştim.4 yıl boyunca her ay birkaç defa Enver amcanın evine uğrar ve Trabzon´dan ve köyden gelenleri orada görme imkânı bulur eşi Şükran teyzenin yaptığı köy yemeklerini yiyerek memleket hasretini giderirdik. Gönül nereyi isterse ayaklar oraya gidermiş. İstanbul ´a yılda birkaç kez gider, ona mutlaka uğrardım.
Aramızda 30 yaşa yakın bir yaş farkı olmasına rağmen köyün sorunlarını konuşur ve neler yapabileceğimizi sık sık istişare ederdik. Enver amca önce kardeşi H. Abdullah amca, sonra abisi Adil amcanın oğulları Bilgi (daha sonra rahmetli oldu). Mehmet, Salih, Süleyman´ı bir süre sonra Erzincan´a ikamet eden hem amcası hem de kayın pederi Muhammet amca ve oğulları İsmet ve Yılmaz abiyi, Mardin ´de işadamı olan yeğeni ve daha sonra hısımı olan Fuat Çiçek abinin İstanbul ´a gelmesine vesile ve yardımcı oldu.
O yıllarda ?İSTANBUL ´UN TAŞI TOPRAĞI ALTIN" olduğunu keşfetmişti. Ekonomik anlamda gelişmenin, etrafı ile birlikte kalkınmanın örneğini göstererek ROL MODEL olmuştur. Sabah namazından sonra pek yatmaz ve uyumazdı. Yaptığı inşaat işinin yanı sıra hayır ve hasanat işlerine zaman ayırmaya gayret ederdi. 
DEMİRKAPI MAHALLEDİNDE YAPILMASINDA PAYI VE ÖNCÜ OLDUĞU İŞLERDEN BAZILAR;
1-SU ŞEBEKESİNİN YENİLENMESİ:
Demirkapı Mahallesi su kaynakları fazla olmasına rağmen evlerde ve bahçe sulamalarında hissedilir bir şekilde su sıkıntısı çekiliyordu. Eğriçayır mevkiinden YSE´nin getirdiği su şebekesi sık sık arıza verdiğinden evler zaman zaman susuz kalıyordu. Bu sıkıntıyı gören Enver amca İstanbul´ dan yaklaşık 4.000 metre su borusu getirerek uyguladığı güzel bir yöntem ve teknikle bu yeni boruları eski boruların içinden geçirmek suretiyle yeni su depoları ilave ederek mahalle sakinlerinin bir kısmının yardımını da alarak su sorununu çözdü. Yaşlıların " SU GİBİ AZİZ OLASIN " duasına mazhar oldu.
2-MAHALLE İÇİ YOLLARIN BETONLANMASI
Kendi oturduğu mevkiden başlayarak 10 mikserden fazla beton yola döktü. Onun bu girişimini gören komşuların bazıları da birer mikser beton aldı. Mahallemiz damadı güzel insan işadamı Temel Abdik beyden de 6 mikser beton hibe alarak bir hafta içinde 30 mikserden fazla beton dökmek suretiyle yolların betonlama işinde de öncü oldu.
BAYBURT BAĞLANTI YOLU VE BÜYÜK YAYLA YOLUNUN YAPILMASI;
Demirkapı mahallemiz Bayburt ilinin merkez köyleri olan Ahşınas (Üzengili), Armutlu. Çilansor. Çakmas. Korkosor. Havnus,Vartinas gibi köylerle komşudur. Geçmişte bu köylerde yaşayan vatandaşlarla komşuluk ve dostluk ilişkileri olmuştur. SOĞANLI 2 adı ile bilinen dağdan araç yolu yoktu. Bu yolun yapımı sırasında Aygır gölünün baş tarafında Hacı Salih Turan amca ile tahta baraka kurarak çalışanların kalmasına yardımcı olmuş, günlerce evlerinden oraya yemek taşıyarak bu bağlantı yolunun yapılmasına büyük emek vermiştir. 
Demirkapı mahallesine 1969 yılında yol gelmesine rağmen Büyük yayla yolu bir türlü yaptırılmamıştı. Anlaşılmaz bir gerekçe ile köy içindeki birkaç ailenin karşı çıkması dolayısıyla yolun yapımı uzun süre gerçekleşmemişti. 2000 yılı başında H.Enver amcanın da manevi gayret ve katkıları ile Büyük yaylanın da yolu yapılmış oldu.
4-YUKARI MAHALLE KURAN KURSU BİNASI VE CAMİ MİNARESİ YAPIMI:
1978 yılında Demirkapı mahallemizde Rahmetli Mustafa (Hilal) Yazıcı öncülüğünde bir Kuran Kursu yapılmak üzere çalışma başlatıldı. Binanın karkasının tamamlanmasında kendisi ve çevresinden aldığı yardımlarla önemli katkı sağlamıştı. Hatta içinin tamamlanmasını çok arzu etmiş hastalanmadan birkaç yıl önce kardeşim Ömer Hoca ´ya 5.000 tl para vererek bana göndermişti. Tamamlanıncaya kadar 50.000 tl daha taahhüt etmişti. Yapım işine başlamak üzere iken ustamız kalp krizi geçirip hastaneye yatınca bu arzusunu gerçekleştiremedik. Göndermiş olduğu 5.000 Tl yi iade etmek durumunda kaldık. Yine 1989 yılında bir cenaze vesilesi ile Trabzon ´a gelmişti. Camimizin minaresini yapmak için birlikte çalışma yaptık. Minarenin yapılmasında da katkısı olmuştu. Yukarıda saydığım işlerin bizzat içinde olup yaşayan biri olarak; toplumsal gelişmenin ancak beraber çalışıldığında sürdürülebilir olduğunu yaşayıp gördük. Hayırseverlik insanlığa duyulan sevgidir ve insanın kendini bu sevgiye adamasıdır. Ondaki Demirkapı sevgisi Şirinevler´de yaptırdığı ve uzun süre oturduğu binaya Demirkapı apartmanı ismini vermişti.
EŞİ ŞÜKRAN TEYZE VE EVLATLARI
Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır der atalarımız. Eşi Şükran teyze Enver amcanın hem arkasında hem de her işinde yanında olmuştur. Misafirperverliği ile nam yapmış dağların gülü olarak hatırlanan İmam dedenin torunu olduğunu her yönüyle göstermiş, eşinin bu güzel işlerinde onun en büyük yardımcısı olmuştur. Gelen misafirleri en iyi şekilde ağırlar, bu işlerin Allah katında sevabı olduğu bilinci ile fedakârlıktan kaçınmamıştır. Kadim şehir İstanbul ´un müspet ve güzel özelliklerini erken özümseyerek kendini geliştirmiş. Hayırsever güzel insan Enver Turan amcaya layık bir eş olmuştur. Oğulları Mehmet Ergun Turan Bey TOKİ Başkanı olarak başarılı işler yapmıştır. Veysel Turan ise babasının yanında ona yardımcı olmuş, Kızı Elif ise babası ve annesinin bu toplumsal işlerinde onlara katkı vermiş, damadı Yaşar Turan da kayınpederinin bu güzel işlerin yapılması için arzulu ve gayretli olduğunu göstermiştir. Demirkapı mahallesindeki evi camiye yakın olduğu için gelen giden günlük Tanrı misafirlerini o aile evinde ağırlamıştı.
Evin alt katı Nalbur dükkânı gibi su malzemesi ile dolu olup ihtiyacı olana hiç bir bedel alınmadan malzeme vermiştir. .Haftada birkaç kez Uzungöl ve Çaykara´ya iner komşuların günlük ihtiyacı olan ekmek ve mutfak malzemelerini getirirdi Enver amca. Her yıl Bayburt ´a gider geleneksel hale getirdiği Buğday (den) alır tüm komşulara hediye ederdi. Anne tarafından Ulucami den Cevahir ve Erdoğan aileleri ile, Babaanne tarafından Eğridere mahallesinden Ağıralioğlu aileleri ile akraba idi.
İnsanoğlu hasta olup yatarsa,
Dalgın gözlerle ilaç doktor ararsa
Bir gün gelir dostlar sorarsa,
O zaman Hacı Enver rahmetli oldu
ZİYA PAŞA´nın dediği gibi "iNSAN ÖLÜR. KALIR ESERİ " Enver amcamız 28 Eylül 2018 de eserler ve iz bırakarak aramızdan ayrıldı.
Çok sevdiği Demirkapı´da değil de İstanbul ´da Kocasinan mezarlığında ebediyete uğurlandı. Benim ve Abanoz ailesi açısından da tesadüf ki Enver amca ile akraba olmayan Maçka-Esiroğlu mahallesinden adı Enver ve Soyadı Turan olan bir damadımız (kızımın eşi) oldu. Enver Turan amcamız 87 yıllık ömründe gelecek nesillere örnek olacak şekilde bir yaşam geçirdi.
ÖLÜM DEDİĞİN NEDİR?
DALDA KURUBİR YAPRAK
BİN SENE DE YAŞASAN
SON DURAK KARA TOPRAK
Bayburt köylerinden geçerken şeker dağıttığın çocuklar, yollarına beton döktürdüğün komşular, getirdiğin su ile hayat bulan fidanlar, pikabınla bir aşağı bir yukarı taşıdığın ailen dost ve arkadaşların seni hiç unutmayacak güzel insan. Biz hakkımızı helal ettik. Sende helal etmişsindir inşallah. Allah rahmet eylesin. Enver ismi Nurlu insan demekmiş. NUR içinde yat Enver amcamız.
Haber: Çaykara Gündem Gazetesi
