1965 Yılında Çaykara İlçesinden Doğu Anadolu Bölgesine İran Sınırına İskan olarak giden hemşerilerimiz o tarihten bu yana 57 senedir gurbet ellerde yaşamlarını sürdürüyor.Karadeniz Kültüründen kopmayan hemşerilerimiz Karadeniz Kültürünü Doğu Anadolu Bölgesinde yaşatmaya devam ediyorlar.
1965 Yılında gittikleri kupkuru ve çorak araziyi yemyeşil bir doğa cennetine,yemyeşil bir Karadeniz Köyüne çevirmeyi başaran Çaykara’lı hemşerilerimiz Karadeniz insanının zekasını,Karadeniz insanının çalışkanlığını ve Karadeniz insanının üretkenliğini Doğu Anadolu Bölgesinin en uç yerlerinden bir tanesinde yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyorlar.
Karadenizin mısırını,lahanasını,patatesini Doğu Anadolu Bölgesine taşımayı başaran Çaykara’lı hemşerilerimiz bunun yanı sırfa Çaykara İlçesinin kavalını ve halkoyunlarını ve de Futbolda Anadolu devrimini gerçekleştiren Trabzonspor sevdasını da Doğu Anadolu Bölgesine taşımayı başardı.Şimdi orada iki tane Kocaman Trabzonspor köyü var.Emek ve Dönerdere.
Dönerdere Mahallesinde örnek bir çalışma daha gerçekleştirildi.Dönerdere Geçlerinden İlyas Genel ve İsmail Şahin’in organizasyonu ile ve hayırsever İş adamlarından sağlanan destek ile 150 adet meyve fidanı alındı.
Mavi Ladin,iğde,elma,armut,erik,kayısı,vişne,dut ve gül ağaçlarından oluşan 150 adet ağaç Dönerdere Camisinin bahçesinde bulunan değişik yerlere dikildi.Cami İmamı Yaşar Genel ve Dönerdere Mahalle halkı günlerce emek vererek 150 adet meyve fidanını cami bahçesine diktiler.
Özalp Müftüsdü ve Özalp İlçesinde görev yapan Din Görevlileri de ağaç dikme etkinliğine katılarak hemşerilerimiz ile birlikte ağaç diktiler.
Zaten her tarafı yemyeşil olan her tarafı ağaçlar ile çevrili bir Karadeniz Köyü olan Dönerdere Köyü yeni dikilen ağaçlar ve o ağaçların büyümesi ile elde edilecek meyveler ile bambaşka bir görünüm kazanacak ve Karadeniz Kültürü doğası ile birlikte bu bölgede yaşamaya v e yaşatılmaya devam edecek.
Hani ne diyordu şiirinde Çinli Ozan Kuan Tzu:
Bir yıl sonrasını düşünüyorsan tohum ek,
Ağaç dik on yıl sonrası ise tasarladığın,
Ama yüz yıl sonrası ise düşündüğün, halkı eğit.
Bir kez ürün verir ekersen tohum,
Bir kez ağaç dikersen on kez ürün verir
Yüz kez olur bu ürün eğitirsen halkı.
Balık verirsen bir kez doyurursun halkı,
Öğretirsen balık tutmasını hep doyar karnı.