Tarih: 03.01.2017 20:27

İlim ve Gönül Adamını Kaybettik

Facebook Twitter Linked-in

İLİM VE GÖNÜL ADAMINI KAYBETTİK

Çaykara ve Trabzon´un önemli ilim adamlarından, ülkemizin değişik yerlerinde görev yapan, ilimde ve insanların gönlünde taht kurmuş emekli Müftü Çaykara Ataköy´den Raif Korkmaz Ankara´da vefat etti. Siirt, Trabzon, Zonguldak, Kütahya ve Çanakkale´de 30 yıl süre ile Müftülük yapan Korkmaz, çalıştığı yerlerde yaptığı hizmetlerle ve insanlar arasında kurduğu iyi ilişkilerle Türkiye´de en sevilen müftüler arasında yer almıştı. Görev yaptığı yıllar içerisinde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından örnek gösterilen bir müftüydü. Trabzon´un sevilen yüzlerinden olan emekli il müftümüz verdiği hazır cevaplarla çevresindekilerin gönlüne taht kuran emekli Müftü Raif Korkmaz için 26.12.2016 Pazartesi günü Trabzon İskenderpaşa camii´nde öğle namazı müteakip cenaze namazı kılındı. 

İZDİHAM YAŞANDI 
Trabzon İskenderpaşa Camii´nde düzenlenen törende AK Parti Milletvekilleri Adnan Günnar, Ayşe Sula Köseoğlu, Trabzon Valisi Yücel Yavuz, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Ortahisar Belediye Başkanı Av. Metin Genç, İl müftüsü Keramettin Demir, Ülkenin değişik yerlerinden gelen müftüler, din adamları akademisyenlerle birlikte binlerce kişi katıldı. Cenaze namazında izdiham yaşandı. Binlerce kişi Cami avlusuna sığmayarak cami dışına taşarak Belediye´nin önünü tamamen doldurdu. Burada kılınan cenazenin ardından Korkmaz´ın naşi Çaykara Ataköy Mahallesine getirilerek buradaki aile mezarlığına son yolculuğuna uğurlandı.  /resimler/2017-1/3/2033437082614.jpgBELGESELİ ÇEKİLDİ

Bir süre önce TRT Diyanet TV kanalı, ilçemizin değerlerinden emekli müftü Raif Kormaz´ın hayatını konu olan belgesel çekimi yapmıştı. Diyanet TV´nin yeni projesi olan ?Bir Asır Bir Çınar? adlı belgesel program, ülkemizin en eski kurumlarından biri olan Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde din hizmetinde bulunan müftülerimiz, imam hatip, müezzin kayyım ve Kur´an Kursu hocalarımızın hayatlarını konu alıyor. ?Bir Asır Bir Program? ekibi Çaykara Müftülüğünün katkılarıyla ilçemize gelerek Çaykaralı hemşerimiz eski Müftü Raif Korkmaz´ın hayatını konu olan belgesel çekti.  

MERHUM EMEKLİ MÜFTÜ RAİF KORKMAZ HOCADAN İZ BIRAKAN ANILAR;

Osman ABANOZ´UN ANLATIMLARI

KÖYLÜNÜN TAYINI ÇIKMIYOR?

Köyün hocasını bir kaç köylü vatandaş Müftü Raif hocaya şikâyette bulunur. Müftü bey konuyu detaylı araştırdıktan sonra hocayı o köyden alır. Bir başka köye tayin eder. Köyün hocası Müftü beye gelir.

-Müftü bey. Ben bu konuda halklıyım der.

-Müftü beyde hocanın da gönlünü alarak. Evet, sen hakkıydın ama. Köylünün tayını çıkmıyor ki, o yetki bende de yok.  Diyerek güzel bir yöneticilik örneği göstermiştir 

BENZİNİ İÇTİK

Bir toplantı için Ankara "ya Diyanet işleri Başkanlığına giden Müftü Raif hocada Trabzon Müftüsü olarak katılır.

-Yetkili Başkan yardımcısı tasarruf etmek gerektiğini, bu yıl benzin harcamasının çok olduğunu ve Trabzon´da örnek gösterince. Raif Hoca söz alır.

-Evet, Başkan Bey. Bu yıl Trabzon´da kuraklık oldu. Su olmayınca benzinleri içtik. Deyince biraz alınganlıkla birazda şakayla orada duygularını açıklamaktan çekinmedi. 

PARA TOPLAMA TAKTİĞİ

Müftü Raif hoca hayır işlerinde para toplamakta çok yetenekli idi. Önce kendi verirdi. Tüccarı ve esnafı tanırdı. Ekonomik gücünü bildiği insanların verdiği az parayı ve yardımı da kabul etmezdi. Bu zenginlik sana yakışmıyor derdi. Hocalara şöyle tavsiye ederdi.

-Para toplamadan önce camide birkaç kişiyi önceden bilgilendirin. Siz para talep edince onlarda sizi destekler mahiyette sözlü ifade de bulunsunlar. Yoksa camide biri;

-Her zaman para mı toplanır. Parasız namaz kılamayacak mıyız derse. Cemaati olumsuz etkiler. Beklediğiniz yardımı toplayamazsınız derdi. 

KEMENÇECİ KADROSU VERSİNLER

Müftü bey için müezzin ve imam alımlarında daha çok Oflu ve Çaykaralı alıyor diye serzenişte bulunmuşlar.

-Müftü beyde pratik zekâsıyla cevap vermiş.

-Diyanet işleri Başkanlığına söyleyin. Kemençeci kadrosu göndersin. O zaman Akçaabatlı ve Maçkalı alayım o zaman, demiş. (O dönemde Of ve Çaykarada daha çok hafız yetişiyordu. Şimdi ise Akçaabat, Maçka Tonya, Şalpazarı, Arsin ve Araklı dan da hafız ve hocalar çıkıyor) 

OF´TA ARSİNLİ MÜFTÜ KIYAMET ALAMEDİDİR.

Raif hoca Hayrat´ta bir icazete katılmış. Hayrat Müftüsü, Mustafa K. beyi beğenmiş Teşekkür etmiş. Ancak demiş:

-Of´ta islam dininin Arsinli biri tarafından anlatılması ve arsinli müftü olması "kıyamet alametidir" demiş. 

BANA BİR MEGAFON GETİRİN

1990 lı yıllarda Hacca gitmek üzere çok sayıda vatandaş müracaat etmiş. Ancak o yıl Arabistan ´bir hastalık oldu gerekçesi ile o yıl Hacı kabul etmeme kararı almış. Çok sayıda Hacı adayı müftülüğün önüne toplanarak protesto etmeye başlamış. Görevliler hacı adaylarını ikna edemeyince.

-Müftü bey bana bir megafon getirin demiş. Mikrofonu alarak yüksek bir yere çıkararak, hacı adaylarına hitaben; Şu anda Vali, Emniyet Müdürü, Garnizon komutanı, Tugay komutanı, Belediye Başkanı bu konuyu Görüşmek üzere acil toplantı yaptılar. Beni istiyorlar. Müsaade edin oraya gidip geleyim. Size bilgi veririm demiş. Gidiş o gidiş. Belli bir süre geçince bekleyenler kendiliğinden dağılmış. Müftü bey de o anki krizi çözmüş oldu. 

NEVŞEHİR MÜFTÜSÜNÜ ZİYARET

Raif Korkmaz hoca, Nevşehir´e bir Müftü arkadaşını ziyarete gitmiş. Müftü beyi sormuş. Müftü yerinde yoktu. Oradaki personelden gerekli ilgiyi göremeyince;

-Ben buraya yeni Müftü olarak atandım. (Aslında öyle bir şey yok) deyince. Personel hemen olağanüstü iltifat göstermeye başlamış. Ne yersin, ne içersin diye büyük iltifat yaparlar. Müftüyü arayıp yaptığını söyleyince herkes rahatlamış. /resimler/2017-1/3/2034498179650.jpgANKARADA CAMİİ YAPIMLARINI TEŞVİK ETTİ.

Emekli olduktan sonra kış mevsiminde Ankara gidiyordu. Ankara da özellikle eski ve küçük cami cemaatleri ile tanışıyor, ahbap oluyordu. Daha önce Siirt, Trabzon, Zonguldak, Kütahya ve Çanakkale müftülüğü yapması dolayısıyla tanıştığı cemaat ona çok itibar ediyordu. Eski camii cemaatine bu camiyi yıkalım daha büyük ve yeni bir camii yapalım ve bende size yardım olayım diyerek, cemaatin önde gelenlerine Cami yapma derneği kurduruyor ve onlara da bir miktar para bulup teslim ediyordu. Cami yıkılırsa nasıl olsa yapılır, şimdiye kadar hiç bitmeyen cami kalmamıştır, derdi. Cami yıkıldıktan sonra birkaç yıl oralarda gözükmezdi. Daha sonra cemaat onu görünce; Müftü bey neredesin? Bize camiyi yıktırdın. Ama iyi ki yıktırdın. Yoksa sen bizi teşvik etmeseydin hala eski ve küçük camide ibadet yapacaktık. Ankara´da bu taktikle birçok caminin yapılmasına vesile olmuştur. 

SULTAN MURAT KÜLLİYESİ YAPIMI

Sultan Murat Yaylasında bir Külliye yapılması için Rahmetli Eski Müftü Ali Kemal Saran ve Rahmetli eski Müftü Şükrü Sula ve arkadaşları bir çalışma başlatarak bir proje hazırlarlar. Bu projeyi Rahmetli Müftü Raif Korkmaz Hoca Efendiye anlatırlar. Raif hoca caminin kapasitesini sorunca aldığı cevaba göre cami projesini küçük bulur. En az 1000 kişilik olmasını tavsiye eder. İlk yardımı da 1000. TL o yapar. Her yıl 1000 TL lik makbuz kestirirdi. Onun verdiği cesaretle muhittin Yıldırım Hoca ve dernek yönetiminin gayretiyle Sultanmurat yaylasına büyük bir camii ve külliye yapılır (Bu anekdot caminin parasını takip eden meslektaşım emekli iç denetçi Hüseyin Şahin beyden dinlemiştim.

Müftü Raif Hoca farklı bir insandı. Farkını cenazede de hissettirdi. Ataköy e kadar gelen Kütahya´dan Zonguldak´tan Rize ´den gelen insanlar gördük. Trabzon´da ki İskenderpaşa camiindeki cenazesine Bayburt´tan Prof Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu Hoca.Samsun Müftüsü Veysel Çakı Hoca, Rize Müftüsü ve çok sayıda müftü . Din görevlisinin katıldığını gözledik. Gittiği her yerde sevildi. Eser bıraktı. Trabzon " daki Müftülük binası ve lojmanı başta olmak üzere yeniden yapılan Temel Araz Kur´an kursu yapımına öncülük etti. Hatta Müftülük binası için Mahkemelerde yargılandı. Âmâ yılmadı. Nerde bir cami, Kur´an Kursu ihtiyacı olduğu hissettiği yerde orada öncü oldu. Yardım topladı. Türkiye de dini hizmetlerde Trabzon´umuzun çok önde olmasındaki büyük payın Rahmetli Müftümüz Raif Korkmaz Bey olduğunu çok açık ifade edebiliriz.

Raif Kokmaz hoca Ataköy´ün değil Çaykara ve Trabzon´un yetiştirdiği önemli ilim adamlarından biriydi. İlim kariyerinin zirvesinde iyi bir yöneticiydi.  Özellikle gittiği yerlerde Kur´an Kursu faaliyetine, hoca lojman yapılmasına çok önem veren bir müftüydü. Mahallede evlerimiz yakındı. Anne tarafından da uzaktan da olsa bir akrabalığımız olduğunu dayımdan öğrenmiştim. Sık sık kardeşim Selim Hoca´nın dükkânına uğrardı. Onun sohbeti ayrı bir haz verirdi. Bölgemiz ve ülkemiz çok büyük bir âlimini kaybetti. ?ÂLİMİN ÖLÜMÜ. ALEMİN ÖLÜMÜ GİBİDİR.: Başta oğlu Aynı dönem Askerliği yaptığım oğlu Arif Korkmaz Bey ve tüm aileye başsağlığı diliyoruz

VUR ONU GEL YER BOŞALSIIN

İmamlardan biri Trabzon merkez deki önemli bir camiye tayinini yaptırmak için koalisyon dönemi iktidar partisi ortaklarından yetkili siyasi biri ile Müftü Raif Hocanın yanına gelerek talebini söyler. Müftü beyde talep edilen yerin dolu olduğunu oraya tayin yapamayacağını söyler. Talepte bulunan imam ve siyasi kişi çok ısrarcı olunca o zaman sizde benim dediğimi yaparsanız olabilir deyince imam sevinir. Müftü masasının altındaki küçük çaplı tabancasını çıkarır ve imama uzatır. Al bununla oradaki görevliyi vur. Orası boşalmış olur. Bende sizin talebinizi ondan sonra yapayım deyince, gelen imam ve siyasi kişi bunun imkânsız bir şey olduğunu anlayarak, taleplerinin yanlış olduğunu idrak ederek, mahcup bir şekilde Müftülükten ayrılırlar. 

MÜFTÜ BEY BENİ TANIDIN MI?

Müftü Raif hocayla karşılaşan cemaatten biri müftü beye hitaben;

-Müftü Bey beni tanıyabildin mi? diye sorar.

-Müftü beyde kendisine cevap olarak "Seninle birlikte bir yerde yemek yedik mi? der.

 -Soruyu soran yok cevabını verir.

 -Müftü beyde "o zaman nerden tanıyacağım seni " deyince birlikte gülümserler. /resimler/2017-1/3/2035455366201.jpgEZAN BİTİNCE VAİZ DE BİTSİN

Müftü Raif hoca ve görevlilere şunu derdi "Hocalar ezan bitince vaiz de bitecek " Yoksa cemaat sizi dinlemez. İçinden Konuş, Konuş, konuş der. 

MAL VERMEK CAN VERMEKTEN ZORDUR

Rahmetli Raif hoca vermeyi ve veren insanı çok takdir ederdi. ?Mal vermek Can vermekten zordur? derdi. Zengin olup cömert olmayan insanlar içinde  "Zenginlik bu insana yakışmayı? derdi. Çaykara (Paçan) Maraşlı da okumuştu. Paçanlılara sık sık takılır, onlarla ilgili anılarını özel sohbetlerinde dostları ile paylaşırdı. Para veya ayni yardım toplayacağı zaman önceden o kişinin hoşlanacağı bir kurgu uygular ve onun damarındaki kana göre ondan o kadar talep ederdi. İlk Müftü olarak görev yaptığı Siirt ilinden de çok bahsederdi. İlçe müftülerine tavsiyesi Kur´an kursu faaliyetlerine çok önem verin derdi. Müftülerin başarısını yaptığı Kur´an kursu faaliyeti ile değerlendirirdi. 

O CEMAATİN GÖREVİDİR

Müftü beyle karşılaşan cemaatten bir dostu 6 günler dolayısıyla oruçludur. Müftü beye hitaben Müftü Bey niye oruçlu değilsin diye şaka yollu takılır. Müftü beyde cevap olarak "o cemaatin görevidir? demiş. 

EVDE YENGENİZİ KILDIRIYORUM

Müftü bey gittiği bir ilde belki camii uzak olduğu içindir ki sabah namazına bir ara camiye gidemeyince cemaatten biri "Müftü bey sabah namazına bu sıra gelemiyorsunuz? ? deyince,  Müftü beyde her zamanki hazır cevabıyla "evde yengenizi kıldırıyorum? diyerek geçiştirmişti. 

YEMEKTEN ÖNCE ÇAY, YEMEKTEN SONRA KAHVE

Müftü Raif hoca uzaktaki bir köy camii denetimine gider. Karında biraz acıkmıştır. Hoca veya cemaat dostundan biri ona, hocam ne içersiniz diye sorar. Hoca da; " benim prensibimdir. Yemekten önce Çay, yemekten sonra kahve içerim? demiş. Bu şekilde verdiği mesajla uzaktan gelen misafire yemek ikramı yapılması yönünde bir mesaj verir. Görevlilere de bu yönde tavsiyelerde bulunurdu. Size gelene hiçbir şeyiniz yoksa bile çay, peynir ekmek ikram edin derdi. Müftü Raif hoca" ALLAH ŞAHİT" çok sık kullanırdı

Haber:Çaykara Gündem




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —