Dünyanın en uzun mağarası nerede diye sorsam size hepiniz ayrı bir cevap verirsiniz.
Türkiye´de hatta Trabzon´da olduğunu düşünmek pek çoğumuzun aklına gelmez.
Düzköy ilçesindeki Çal Mağarası dünyanın en uzun ikinci mağarası olduğu iddia ediliyor.
Ve öyle de kabul ediliyor.
Trabzon Kültür ve Turizm Müdürlüğü´nün web sitesinde öyle yer alıyor.
Her ne kadar Google´da dünya sıralamasında görünmese de öyle iddia ediliyor.
Google göre dünyanın en uzun 20 mağara arasında yer almayan Çal Mağarası, Türkiye´deki en uzun mağaralar arısında ilk 21 mağara arasında yok.
Dünya´da en uzun mağara 560 Km ile Amerika´nın Mammoth Cave mağarası, ikinci sırada da 165 Km ile Rusya´nın Optimisticeskaya mağarası.
Yani Amerika ile Rusya arasında mağaralar bile yarışıyor.
Türkiye´de en uzun mağara 12 Km ile Isparta´nın Pınarözü mağarası birinci sırada yer alırken 6.6 Km uzunlukla Zonguldak´taki Kızılelma mağarası ikinci sırada bulunuyor.
Yani 8 kilometre uzunluğuyla Türkiye´nin en uzun, dünyanın ikinci en uzun mağarası olarak iddia edilen Düzköy´deki Çal mağarası kayıtlarda bile yok.
Bizim Çal Mağaramız, Trabzon Kültür ve Turizm Müdürlüğü web sayfasında şöyle yer alıyor.
Dünyanın en uzun ikinci mağarası olarak da kabul edilen mağaranın içinden küçük bir dere akmakta olup, mağaranın üzerinde tarihi bir kale bulunmaktadır. Mağaranın Yeri Çal Mağarası Trabzon İli Düzköy İlçesi´nin 5km. güneybatısında denizden 1050 m. Yüksekte Çal köy Beldesi içerisinde yer almaktadır. Mağara girişi, Çal köy´ünden Çayırbağı Beldesi´ne giden stabilize yolun 1.km´sinden Kulaklık deresi üzerinde bulunmaktadır. Mağaranın Şekli Çal Mağarası bir yer altı su kanalıdır. Mağaranın girişi, geniş olmakla birlikte içerisindeki genişlik sürekli değişmektedir. Tavan yükseklikleri kırık sistemlerine bağlı olarak büyük değişkenlik göstermektedir. Girişten sonra 200.m.´de iki kola ayrılmaktadır. Sola ayrılan kol yaklaşık 150 m. Uzunluktadır. Bu kolun sonundaki odada dolinden gelen suyun aktığı bir baca vardır. Sağ kolun ulaşılabilen kısmı yaklaşık 400 m.´dir. Bu kolun yaklaşık 60.m.sinde küçük bir göl ve çağlayan yer almaktadır.
Bu metinden de anlaşılacağı üzere Turizm Müdürlüğü´nün mağaraya bakışı ve verdiği önem ortada.
Baştan salma bir yazım şekli.
Yazık
Hem de çok yazık.
Bu değerlerden dünyada kaç yerde vardır.
Bir taraftan Trabzon´un kurtuluşunu turizmde arayacağız diğer taraftan da turizme verdiğimiz değere bakın.
Çal Mağarasını ziyarete gittim.
Kıytırık tabelalar eşliğinde zorda olsa çıkabildim. Oradaki işletmeci Nedim Demir ile görüştüm. En fazla ziyaretçimiz Araplar dedi ama ne hikmetse Arapça bir tabelaya rastlamadım.
Saldım çayıra Mevla´m kayıra.
Benim bile zar zor çıktığım mağaranın kapısına dayandım. Çevre düzenlemesi içler acısı. Dere yatağı beton yığını ve molozlarla dolu.
Tek bir tesis.
Bir bardak çay içip döneceksiniz.
Çal mağarası çay mağarası
Konaklama yok.
Mağarayı 1985 yılından beri tanıtmak için broşürler bastırıp Türkiye´yi adım adım dolaşan Nedim Demir tek başına ne yapsın.
Uzungöl´de Dursun Ali İnan ne ise Düzköy Çal Mağarası´nda da Nedim Demir odur.
Destek olunmalı.
Ama nerede o düşünce
Uzungöl´ü dünyaya tanıtan Dursun Ali İnan´ı cezaevine gönderen biz değil miyiz?
Böyle bir anlayışa sahibiz işte.
Nedim Abi mağarayı gezeceğim dedim.
Olmaz dedi. İçerde yürüyüş parkurunda çökmeler oluşmuş, gelip yapacaklar ondan sonra ziyarete açacağız dedi.
Ne zaman olur diye sordum.
Bilmem. Ne zaman gelirlerse dedi.
Turizm sezonundayız ve mağaranın kapısına kilit vurmuşuz.
İşte bizim turizm anlayışımız.
İşte bizim turizme verdiğimiz değer.
İşte Trabzon´un kurtuluşunu bağladığımız Turizm´imiz.
Dünyada eşine ve benzerine ender rastlanan, Allah´ın bize bahşettiği doğa nimetlerinden işte biz bu kadar yararlanıyoruz.
Ama Uzungöl ama Çal Mağarası ama Sümela.