Yanlış tespit yanlış yola, doğru tespit doğru yola götürür
Gömlek düğmelemeyle ilgili bir tespit vardır; ilk düğmeyi yanlış düğümlerseniz, sonrakiler de öyle gider diye.
Geçen yıl Akçaabat minibüslerinden birisi Yıldızlı semtinde bir trafik kazası yaptı ve iki kişi hayatını kaybetti. Aslında kaza, dolmuşçuların, minibüsçülerin her zaman yaptıkları büyük bir hata yüzünden meydana gelmişti. Hiç olmadık yerlerde durup yolcu alıp indirmek ve aniden yola fırlamak gibi. Bu kaza sonrası alınan karar, ayakta yolcu almanın yasaklanması oldu. Ne alaka kardeşim? O ölenler, ayakta idi diye mi öldüler? Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu…
Covid-19’da da buna benzer şeyler yapılıyor. Bölgemizdeki illerin tamamı kıpkırmızı olmuş, yani çok yüksek risk altında. Alınan son kararlarda esnek mesaiden vazgeçilip normal mesaiye geçiliyor; hafta sonu sokağa çıkma yasağı sadece pazar günü uygulanacak; kafeler, restoranlar kapalı ama sokakta burun buruna çay, kahve içmek, bir bankta diz dize oturup dürüm yemek serbest. Ama Trabzon kıpkırmızı…
Yahu kardeşim, tamam önceki haftaki kongrelerde salonların lebalep dolmasına bağlamıyorum bunu ama durum kötü işte. Nasıl olduysa bu şehirlerde vakalar çok arttı, hastaneler dolup taştı. Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Süleyman Türedi, “işi olmadan sokaklara çıkıp vakaların artmasına sebep olanlara hakkımı helal etmiyorum” diyor. Adam haksız mı?
Demek istediğim şu: Doğru tespitler yapar ve doğru kararlar alırsanız, bu sizi doğruya götürür ama gömleği düğmelerken ilkini yanlış düğümlerseniz, sonrakilerin hepsi de yanlış düğümlenecektir. Bir yerde bir yanlış yapılıyor ama bunu gören yok. Ya da suçu, evlerdeki yakınlaşmaya atıp işin içinden çıkıyoruz. O insanlar bir yıldır aynı çatı altındaydı ve kimse kimseye virüs bulaştırmıyordu. Şimdi ne oldu da suç evin içindekilere sıçradı?
Birkaç hafta önce Uzunsokak, Kahramanmaraş caddesi ve Kunduracılar caddesi gibi yerlere HES kodu olmadan insan alınmazken, çok yüksek riskli duruma geldiğimiz halde şimdi bunu kimsenin umursadığı yok. Herkes elini kolunu sallaya sallaya buralarda fink atıyor. Ne ortada bir polis, ne de bir zabıta? Çok yüksek bir risk olduğuna göre, bırakın insanlarda HES kodu aramayı, nereye, ne amaçla gittiğini bile sorgulamak gerekmez mi? Kafeler ve restoranlar dışında neredeyse her şey serbest. O zaman onların suçu neydi? Zaten aylardır sinek avlıyorlardı, halen avlamaya devam edecekler. Ne zamana kadar? Hanımefendiler, beyefendiler işleri dışında evlerinden çıkmaz, tedbirlere riayet ederse…
Bu işin şakası olmadığını şu insanlara bir türlü anlatamadık. Oysa 5 şey gelmeden 5 şeyin kıymetini bilin diyor Peygamberimiz.
Kıymet bilenlerden olmanız dileğiyle…
Muhabbetle efendim!