Hilal YILDIRIMHAN


 EVRENSEL NİTELİKTE DENGE İNSANI

köşe yazısı


                                                      EVRENSEL NİTELİKTE DENGE İNSANI

İnsanın diğer varlıklar üzerindeki üstünlüğü aklını ve özgür iradesini kullanabilme, eylemlerini seçme,  duygularını yönetebilme yetisiyle ilişkilidir.

İnsan düşünme, bilme ve anlama yeteneğiyle inanan bir varlıktır. Bu hususla insan hak ve ödevler noktasında sorumlu  bir varlıktır. 

Vahiy tam da bu noktada öğrendiklerini kavrayan ve uygulama becerisine sahip insana ilahi öğüt ve haberdir. 

Yaratılışta kötü ve iyi olma kâbiliyetini ilham edilen insan tercihleriyle  “ hem yapan, hem bozan, hem seven, hem kıran bir varlıktır.” (1)

Bu durumda dünya hayatı en sade şekliyle toplumsal ilişkilerin bütünüyle, İnsanın insanla imtihan edildiği yer oluyor.

Bu zorlu sınavda dengeyi beş temel niteliklere uyan insanlar dengeleyebilir.

 1.Emanet: Mülk ve yönetimle ilişkilidir. Göklerde ve yerde bulunan her şey insan için yaratılmıştır. Kurana göre Mülkün sahibi Allah’tır. Mülk suresi 1. Ayette “ Mülk, elinde olan Allah, yücedir. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir.” Gerçek sahibin egemenlik ve hükümdarlığının da ona ait olduğunu söyler. 

Surenin devamı  maddi varlıklar kadar manayı ölümü, hayatı, zamanı yaratanında kendisi olduğunu ve hanginizin güzel amel yapacağını sınamak için size emanet olarak sunulduğundan bahseder.

 Emanet bilinci İnsanın-toplumla, insanın-doğayla ve kendi varlığıyla olan ilişkilerini  gözetme ve koruma gerektirir.

  2.Ehliyet liyakat ilkesi:  Ehliyet bilimsel bilgiye göre iş üretebilmekle ilişkili kavram. “bir şeyi hak etme, bir şeye değer olma, ehil olma ve layık olma “ (2) Bir işi yapabilir teknik bilgiye sahip olmak.

Liyakat daha çok kamu hizmetleriyle ilişkilidir. Yetenek bilgi ve deneyimin yanında ahlaki yeterlilik gerekir. 

Liyakatli olmak ehliyetli olmanın yanı sıra alınan görevi hakkıyla ve adaletle yapma karakterine sahip olmaktır. Ehliyet yeterlilik,  belge meselesiyken liyakat o belgeye layık olma ahlakı içerir. 

Liyakat ilkesine en muhkem örnek yine kurandan gelir. “ Beni ülkenin hazinelerine tayin et! Çünkü ben (onları)  çok iyi korurum ve bu işi bilirim ” dedi.” (Yusuf 55) 

Sonuç olarak ekonomide üretim, tüketim dengesini   liyakat ilkesiyle yöneten hz. Yusuf,  halkını kıtlık yıllarında koruyacak tedbirler alarak kaynakları adaletle yönetmiştir. İktisadın temel ilkelerini atmıştır. Ehliyet ve liyakatsizliğin ahlak haline geldiği bir toplum adaletle yönetilemez.

4.İstişare: Gerek bireysel gerek toplumsal aile iş ve yönetimsel alanda   istişare etmek ortak akla başvurmaktır. Sonuç ne olursa olsun ortak aklın sonuçlarının da sorumluluğun paylaşımıdır.

 “Onlar, Rablerinin davetini kabul ederler ve namazı dosdoğru kılarlar. Onların işleri de kendi aralarında şura(danışma/istişare) iledir. (şuara 38)

İş hayatında istişare farklı deneyimlerin farklı bakış açılarıyla üretilen fikirlerle risk faktörü azaltılabilir. “…..İş hakkında onlara danış, fakat karar verdin mi Allah'a güven, doğrusu Allah güvenenleri sever.” (Ali imran 159)

Aile hayatında istişare sevgi, saygı en önemlisi güvenin ifade biçimidir. Bu bir hiyerarşi değil güven ilişkisi içerisinde ortak akla dayalı güçlü bağlar kurman değerli hissetmenin hissettirmenin yoludur. Unutulmamalıdır tek akıl hızlı karar verir çok akıl doğru karar verir.

“ Onlar, Rablerinin davetine icabet ederler ve namazı kılarlar. Onların işleri, aralarında danışma iledir. Kendilerine verdiğimiz rızıktan da harcarlar. “ (şüra 38)

 5.Merhamet: Duygu yönetimiyle ilgilidir. Günümüzde aşırı bireyselleşme öğretileri kendi çıkarlarını önceleyen bencil, başkalarının ihtiyaç ve duygularını dikkate almayan adeta merhamet korkusu yaşayan küresel bir toplum oluşmaktadır.

Merhamet Korkusu” (Fear of Compassion) olarak kavramsallaştırılmıştır. Kişi merhamet gösterdiğinde bunun bir zayıflık ve boyun eğme olarak görür.(3)

 Merhamet, çocuklarda erken yaşlardan itibaren kazandırılmaya çalışılan kaybedilmemesi gereken en temel insani   değerdir.

 Emanuel Levinas’e göre merhamet insanın başkasının varlığını tanıma ve ona karşı sorululuk alma biçimi olarak değerlendirir. 

Merhamet insanda vicdan mekanizmasını harekete geçirir. Şefkatli olmanın kendinde oluşturacağı duygu durumundan kaçan insanda merhametli olma korkusu oluşur. 

Dünyanın Gazze’deki soykırım ve vahşete yokmuş gibi davranması herhâlde bu merhamet korkusundandır. Değil bir şey yapmak! Olumsuz duygu ve durumlardan bile korkmaktadır.

Selam müjdesiyle Allah ! Rabbiniz kendine, merhamet etmeyi yazdı.

 Gerçek şu ki, sizden kim bilmeyerek bir kötülük yapar da ardından tövbe edip kendisini düzeltirse, bilsin ki Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.”( En'âm Suresi -54)  ve Muhakkak senin Rabbin, elbette O, sonsuz kudret sahibidir, çok merhametlidir. (Şü’ara 9)

Efendimize göre de  İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez!

Bahsi geçen beş temel erdeme sahip insanlar toplumsal dengeyi sağlar. Yaratıcının arzuladığı medeniyeti kurar.


Selam ve saygılarımla.

 

 

 

 

(1) Engin Geçtan- İnsan Olmakİnsan

(2) Kamu Yönetiminde Liyakatin Önemi: Adalet Temelinde Bir Değerlendirme” Çamur, Ö./ Gaziantep University Journal of Social Sciences 2020 19(2) 459-474”

(3 )Merhamet Korkusu: Tanımı, Nedenleri ve Önlenmesi Fear of Compassion: Description, Causes and Prevention Özlem Çevik 1 Öz , Fuat Tanhan 1