Salih Altınışık


Uzungöl’de Devlet Aklı Nerede Duruyor?

Uzungöl, yalnızca Çaykara’nın değil, devletin sorumluluğu altında bulunan stratejik bir kamusal alandır.


Bu yönüyle mesele, yerel tartışmaların ötesinde; kamu otoritesinin alan yönetimi, devletin düzen kurma kapasitesi ve kamusal yararı koruma iradesi bağlamında ele alınmalıdır.

Devlet geleneğinde mekân, başıboş bırakılmaz. Toprak, piyasanın insafına terk edilmez. Doğa, yalnızca gelir kalemi olarak görülmez.

Bu çerçevede Uzungöl’de yaşanan dönüşüm, kişilere veya dönemsel tercihlere indirgenemeyecek ölçüde devlet kapasitesinin parçalı işletilmesinin bir sonucudur. Yetkinin dağıldığı, sorumluluğun belirsizleştiği her alanda olduğu gibi, Uzungöl’de de kamusal düzen zayıflamış; denge unsurları yerini dağınık uygulamalara bırakmıştır.

Kamu yönetimi literatürü, özellikle yüksek kamusal değere sahip alanlarda devletin üç temel fonksiyonuna işaret eder: düzenleme, denetleme ve dengeleme. Uzungöl örneğinde sorun, bu fonksiyonların ilkesel olarak reddedilmesi değil; yeterince merkezi ve tutarlı biçimde işletilememesidir.

Burada altı çizilmesi gereken husus şudur: Yerel alanların korunması, yalnızca yerel aktörlerin omuzuna bırakılabilecek bir mesele değildir. Devlet, bu tür alanlarda nihai hakem ve düzen kurucu rolünü güçlü biçimde hissettirmek zorundadır. Aksi hâlde kamusal alan, farklı çıkar odaklarının çekişme alanına dönüşür.

Uzungöl’de gözlemlenen sorunların önemli bir kısmı, çok aktörlü fakat zayıf eşgüdümlü bir yönetim modelinin doğal sonucudur. Bu durum, yerel toplumun yanı sıra, devletin kendi koyduğu kuralların da aşınmasına yol açmaktadır. Devletin varlığı, yalnızca mevzuatla değil; sahadaki düzen ve ciddiyetle ölçülür.

Devletçi bakış açısı açısından mesele nettir: Kalkınma, devletin çizdiği sınırlar içinde anlam kazanır. Piyasa, devletin belirlediği çerçeveye uyar. Yerel değerler, kamu yararı adına korunur.

Uzungöl’de ihtiyaç duyulan şey, yeni bir serbestlik alanı değil; daha güçlü bir kamu koordinasyonudur. Devletin planlama gücünü, denetim kapasitesini ve yaptırım iradesini eş zamanlı olarak devreye sokması gerekmektedir.

Devlet Merkezli Çözüm ve Politika Önerileri:

1. Merkezi Koordinasyonun Güçlendirilmesi
Uzungöl’e ilişkin tüm planlama ve uygulamalar, dağınık yetkiler yerine, güçlü bir merkezi koordinasyon çerçevesinde yürütülmelidir.

2. Devlet Denetiminin Süreklilik Kazanması
Denetim, dönemsel kampanyalarla değil; sürekli, kurumsal ve caydırıcı bir devlet pratiği hâline getirilmelidir.

3. Kamusal Alan Statüsünün Netleştirilmesi
Uzungöl’ün hukuki ve idari statüsü, yoruma açık olmayacak şekilde tanımlanmalı; kamu yararı önceliği açıkça hükme bağlanmalıdır.

4. Piyasa Faaliyetlerinin Devlet Çerçevesine Alınması
Turizm ve ticari faaliyetler, serbest piyasa refleksiyle değil; devletin belirlediği sınırlar ve ilkeler doğrultusunda yürütülmelidir.

5. Yerel Toplumun Devlet Eliyle Korunması
Yerel halkın ekonomik ve sosyal varlığı, piyasa baskısına karşı devlet politikalarıyla güvence altına alınmalıdır.

6. Uzun Vadeli Devlet Planlaması
Uzungöl için günübirlik çözümler yerine, kuşaklar arası sürekliliği esas alan devlet planlaması hayata geçirilmelidir.

Uzungöl meselesi, yerel bir tartışma değil; devletin kamusal alanlara nasıl sahip çıktığının göstergesidir. Devletin geri çekildiği yerde düzen değil, belirsizlik hâkim olur. Belirsizliğin olduğu yerde ise ne doğa korunur ne toplum huzur bulur.

Uzungöl’ün geleceği; kişisel tercihlerle değil, devlet aklının ciddiyetiyle şekillenmelidir.